Silahla ‘demokratik toplum’
DEMOKRATİK Toplum Kongresi'nin 'demokratik özerklik' bildirisi, tartışmaya ve değişikliğe açık bir metinmiş. Ve konuyu, silahlı çatışma ortamından siyasi mücadele zeminine çekmeyi...
DEMOKRATİK Toplum Kongresi'nin 'demokratik özerklik' bildirisi, tartışmaya ve değişikliğe açık bir metinmiş.
Ve konuyu, silahlı çatışma ortamından siyasi mücadele zeminine çekmeyi amaçlıyormuş.
Yılı bu tartışmayla kapatıyoruz madem... Gelecek sene geçen seneyi aratmasın istiyorsak, Demirtaş’ı ve DTK’cıları yıl sonu sınavı gibi bazı yalın sorularla yüzleştirelim gelin.
* * *
Bir: Özyönetim ve özerklik taleplerini eli silahlılar yerine siyaset tartışsın hay hay da... Özyönetim taleplerinin aynı anda hem siyasallaşmasına hem silahlanmasına göz yumulmasını beklemek akıl kârı mıdır?
İkisi bir arada nasıl olur...
Niyetiniz siyasi zemine taşımak ve demokratik bir öneri olarak tartıştırmaksa, hakkınızdır.
Fakat ‘ilan ettik oldu’ şeklindeki dayatmaları reddetmekle işe başlamanız gerekmez miydi?
Silahlı yönteme, teröre kayıtsız şartsız karşı çıkmamanız bir yana... Dayatmaların HDP tarafından arkalandığı yerde siyasi çözüm, demokratik toplum nasıl savunulabilir?
* * *
İki: Hem... Özyönetimleri, ‘halk örgüt emriyle değil de kendi kendine yaptı’ dediğiniz sürece kim inanır samimiyetinize, kim kaale alır sizi?
Biraz ciddiyet yahu...
Sormazlar mı ‘Öyleyse hendeklerde direnmek varken birkaç yüz bin insan o ilçelerden niye kaçtı’ diye?
‘Emrivakiyle hiç demokratik özerklik olur mu’ diye?
‘Halka iradesini sordunuz da mı terör dayatmasıyla özyönetim ilan edenlerin yanında saf tutuyorsunuz’ diye?
* * *
Üç: Madem mesele merkezi idareyle yerel yönetimler arasında yetki paylaşımından ibarettir...
Madem belediyelere yetki devri ve yerel yönetimlerin güçlendirilmesi olarak takdim ediyorsunuz bütün olayı...
Yüzde 80’lerle belediyeleri aldığınız Cizre gibi ilçelerde ‘kantonculuk’ oynanmasını neden destekliyorsunuz? Bu, bütün cafcaflı mazeretlerinizi çürüten yaman bir çelişki değil midir?