TRT marş olsa yapmaz bunu
Tepkiler, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na geri adım attırdı. Yenikapı Mitingi’ne ‘şov’ diyerek katılmayan Sıla’nın 16 Temmuz’daki İzmir konseri programdan çıkarıldı....
Kapanmadı ama konu. ‘İçinde Sıla yoksa müzikli eğlenceli 15 Temmuz zafer kutlamalarını onaylıyoruz, bizden yana okeydir, hakkımız helal sanılmasın’ diye sürdü tepkiler.
Bakan Ersoy’un ‘duyarlıyız’ diyerek dikkate aldığı ‘milletimizin hassasiyetleri’ Sıla rahatsızlığından ibaret değilmiş, bu vesileyle hatırlatıldı.
‘Çalgılı çengili’ şeklinde tabir edilen kutlamalara karşı da ciddi bir hassasiyet gösteriliyor. Şarkılar türküler söyleyerek kutlama havasına sokmayı, 15 Temmuz şehitlerinin hatırasına saygısızlık addedenler çoğunlukta.
İzlediğim kadarıyla anma etkinlikleri planlanırken bu rahatsızlık dikkate alınıyor, gereken özen gösteriliyor aslında. Yine de neden uzatıldı, anlamakta zorlanıyordum.
Ne akşam ki TRT Müzik’i açtım, bir uğultu tufanı halinde bağırış çağırış dönen sloganlı marşlı klipleri gördüm, o zaman anladım.
Çoğu kulak tırmalayıcı kaba vaveyla, beylik nakarat. Hiçbir müzikal zevk, hiçbir sanatsal tını, hiçbir estetik incelik taşımıyor. Profesyonellikten ve etkileyicilikten dağlar kadar uzak bir kuru gürültü. Nerede kaldı ruha dokunmak, coşkuyu tetiklemek, duyguları harekete geçirmek...