Türkiye Yüzyılı'nda bir var bir yokmuş
Karar Gazetesi Yazarı Akif Beki'nin bugünkü (24.11.2022)'' Türkiye Yüzyılı'nda bir var bir yokmuş'' başlıklı yazısı.
Suud Veliahtı, Abu Dabi Emiri, İsrail, Sisi ve Esad; diz çökerek Türkiye Yüzyılı'na teslim oldu.
Öyle ise Cumhurbaşkanı, dünkü AK Parti Grubu'nda hala kime; "dize getiremeyecekler, başaramayacaklar, Türkiye Yüzyılı'nı durduramayacaklar" diyordu?
Dış siyasette küslük olmayacağını, artık Erdoğan'ın vurgularından biliyoruz.
Cihanda barış, yurtta kavgaya devam dönemine girildi.
Türkiye Yüzyılı'nda, dış küslükleri bitirme karşılığında Merkez Bankamıza emanet rezerv alınabiliyor.
'Borç, yiğidin kamçısıdır' planı, tıkır tıkır işliyor. Suudiler de MB'de 5 milyar dolarlık hesap açma sözü vermiş.
Demek ki artık 'borç alan, emir de almaz'. O devir, geçti.
"Artık dünyada sözü dinlenen, bölgesel liderlikten küresel güç olmaya geçen, dünyada itibar sahibi bir Türkiye var." Ve yakında "Türkiye Yüzyılı'nın önü, tümüyle açılmış olacak".
Yazılan destanın yeni zaferlerle taçlandırılacağını, Erdoğan'ın bu müjdelerinden anlıyoruz.
"Nazi artığı" Almanya ile "akıl sağlığı" yerinde olmayan Macron'un Fransa'sı da sırada. Bükemedikleri bileği, öptü öpecekler. 'Eli kulağında' demek, kehanet sayılmaz herhalde.
İktidarın uzattığı barış elini tutmaya yanaşmayan, Türkiye Yüzyılı'nı hala durdurabileceğini zanneden gafiller kim peki?
Bir sorun da şu: Dışarıda düşman kalmaz, bütün hain düşmanlar iç siyasette toplanırsa kötü giden işlerden kim sorumlu tutulacak?
İktidar aslında çok iyi yönetecekken taş koyanlar, sadece Bay Kemal ve Altılı Masa olamaz.
Sormazlar mı; güçleri, yetkileri ne; ülkeyi muhalefet mi yönetiyor, kararları onlar mı alıyor!
Tek başına muhalefet, günah keçisi kadrosunu dolduramaz.
Hem küs kalınmayan hem de başarısızlıklardan sorumlu gösterilecek bir dış güce ihtiyaç sürüyor.