Ya katil imam hatipli çıksaydı
RUSYA Büyükelçisi Karlov’un melun bir suikasta kurban gittiği akşama dönelim.Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilerleyen saatlerde ilk açıklamasını yaptı. Fakat katilin kimliği hakkında bilgi verirken hangi okullarda...
RUSYA Büyükelçisi Karlov’un melun bir suikasta kurban gittiği akşama dönelim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilerleyen saatlerde ilk açıklamasını yaptı.
Fakat katilin kimliği hakkında bilgi verirken hangi okullarda okuduğuna özellikle dikkat çekti.
Tekrarlıyorum; sıcağı sıcağına ilk tepkisiydi ve katilin okuduğu okullar üzerinde bilhassa durdu.
Dedi ki:
“Katil Mevlüt Mert Altıntaş, Söke Cumhuriyet Anadolu Lisesi mezunu, 2 yıllık polis meslek yüksek okulu mezunu olup, 2.5 yıldır Ankara Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’nde görevli...”
Neden buna gerek duydu?
Çünkü katil, kendine Nusracı süsü vermişti. Dini motivasyonla bu cinayeti işlediğine dair bir algı oluşturmak istemişti.
Belli ki Erdoğan da bu yanıltıcı algıyı kırmak için teröristin seküler eğitim aldığını, polislik okuduğunu hemen o dakika ifşa ediyordu.
Cumhuriyet Anadolu lisesi mezunu olması, seküler eğitimden geçtiğini gösteriyordu.
Polis meslek yüksek okulu çıkışlı olması da elde bir FETÖ’cü izlenimi uyandırıyor, kökeni hakkındaki şüpheleri güçlendiriyordu.
Sanki demek istiyordu ki Erdoğan, suikastçı ne imam hatipte ne de ilahiyatta okudu, kanmayın kamuflajına...
Yani kendini göstermeye çalıştığı gibi biri değil, Nusracı olamaz, dini motivasyonla öldürmedi, bir FETÖ aldatmacası bu...
İmam hatipli ve ilahiyatlı çıkmaması, maskesinin indirilmesini kolaylaştırıyordu.
Peki ama ya tersi çıksaydı...
O zaman teröristin Nusracı, imam hatip ve ilahiyatların terör yuvası olduğuna mı hükmedecektik?
Katil, hedef saptırıp ‘sahte bayrak’ dalgalandırmayı başaracak mıydı?
İSLAMOĞLU’NUN ÇIKIŞI NİYE DOKUNDU?
Suikasttan birkaç gün sonra, ilahiyatçı Mustafa İslamoğlu, Twitter’dan bir mesaj attı.
Şöyleydi:
“İmam hatip ve ilahiyat müfredatı değiştirilmedikçe bu memlekette geleceğin IŞİD’çileri yetişmeye devam edecektir.”
İşte bu kısa mesaj büyük gürültü kopardı, yankıları dinmedi, günlerdir sürüyor.
İslamoğlu’nun imam hatip ve ilahiyatları terör yuvası gibi lanse ettiğinden giriliyor, IŞİD’çi yetiştirmekle suçladığından çıkılıyor.
Sözlerine açıklık getirdi, müfredata işaret ettiğini söyledi...
“Din kisveli terörün zihniyeti çözülmedikçe, daha çok DEAŞ’lar çıkar. Bu örgüt nasıl taban buluyor, sorgulamayacak mıyız” dedi...
Fakat ne yaptıysa da tetiklediği alınganlığı yatıştıramadı.
İmam hatipleri ve ilahiyatları zan altında bırakmakla eleştiriliyor.