İstiklal Mahkemelerine Güzellemeler Düzen İlahiyatçı Parçasına!

Son günlerde “dinci” yaftası çok kullanılmaya başlandı farkında mısınız? Eskiden laikçiler bu sözü dindarları kışkırtmak ve ötekileştirmek için kullanırlardı. Birisi dinin sosyal hayata dair herhangi bir boyutuna ya da siyasete ilişkin herhangi bir görüşüne işaret etse yaftası hazırdı. Hemen en yobazından bir dinci ilan edilir, boynuna yaftası geçirilirdi. Bugünlerde adının önünde ilahiyatçı-yazar filan yazan kimileri de bu lafı sıkça kullanmaya başladılar. İşin garibi bir anda sıkı birer Atatürkçü kesiliverdiler.

Kemalizm “yeni nesil bazı sözde muhafazakarlar” tarafından da sahiplenilen bir akım haline gelmeye başladı. Hatta daha da ileri gidip İstiklal Mahkemelerini, bu mahkemelerde insanları darağacına yollayan iktidar ve güç sahiplerini, bu iğrenç zulüm ve ölüm makinasının görevlilerini de kutsayanlar ortaya çıkmaya başladı. Kendisini ilahiyatçıyım diye tanımlayan bir cahil, attığı twitte diyor ki: “Bir ilahiyatçı olarak vatan haini İskilipli Atıf Hoca’yı idam eden İstiklal Mahkemelerini, Elhamdülillah saygıyla selamlıyorum. Allah o mahkemelerin yargıçlarından ve savcılarından razı olsun. Kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk’ten de razı olsun!” Başka bir twitte de İskilipli Atıf Hoca’nın vatan haini ve İslam düşmanı olduğunu yazmış. Şimdi bu sözleri söyleyen jakoben bir Kemalist olsa çok görmezsiniz ancak kendisini “mü’min ve Muhammedi” olarak tanımlayan bir zat kalkıp kendi dindaşlarını daracağına çeken cellatlara güzellemeler düzüyor! İlginç değil mi? Bu zat başka twitlerinde Cumhurbaşkanını eleştiren, kendisini Cumhurbaşkanının siyasi çizgisinden ve hareketinden soyutlayarak ayrı bir yere koyan cümleler de sarf etmiş. İşin ilginci bir yandan İstiklal Mahkemeleri gibi Cumhuriyet tarihinin en büyük zulüm makinalarından birisini kuranlara karşı minnet duyuyor, öbür taraftan da “AKP” eleştirileriyle laikçiliği ve laik düzeni savunuyor. Mesela başka bir twitinde laikliğe karşı çıkanın aslında dine karşı çıktığını filan söylüyor. Hatta daha da ileri giderek “AKP yanlıları gerici, dinci, Emevici faşit güruhtur” diyor. Tam bir solcu- ulusalcı-kemalist budala ağzı! Bunlar tesadüf değil.

Ülkede birileri Kemalizmi tekrar tahrik ve tahkim ederek mevcut düzenin devamı için çaba harcıyor. Bunlar kadim İngiliz Muhipleri Cemiyeti’nin bugünkü çağdaş üyeleridir! Özellikle 15 Temmuz’dan sonra bu hareket ciddi bir ivme kazandı. Ortaya böyle garip tipler çıkmaya başladı. Böyle tuhaf adamların özellikle önünü açıyorlar ki psikolojik harekat tüm hızıyla devam edebilsin. Bilhassa AK Parti üzerinden kara propaganda yapan karanlık güçler dindar kisveli, sözde okumuş tipleri filan da kullanıyorlar ki amaçlarına çabuk erişebilsinler. Aslında maksat insanlara şunu dedirtmek: Bakın artık AK Parti ve Erdoğan’dan dindarlar da nefret ediyor, zaten biz demiştik dincidir bunlar!” Maksat tam da bu. Bu algı operasyonu üzerinden vatandaşın kafasını karıştırıyorlar.

Gelelim işin diğer boyutuna. Şimdi dinci lafını “dini ticarete ve siyasete alet eden” anlamında kullansalar ben de bu tip bir tavrın sahtekarlık olduğunu savunanlardanım. Ancak dinci kelimesini kullananların özellikle yapmak istedikleri şey, İslam’ın siyasal ve sosyal hayata bakan tarafını yok saymak, dini vicdanlara hapsederek kendi heva ve heveslerine göre yeni bir din icat etmektir. Böyle bir anlayışta İslam’dan geriye ne kalır gerisini varın siz hesap edin. Bu tam bir İngiliz oyunudur! Derdimiz şu parti bu parti değildir. Dini de kim hangi hain emellerine alet ederse onunla aynı tastan su içmeyiz. Ezelden beri karşı olduğumuz saltanatçı-otoriter Emevi anlayışını da asla savunacak değiliz. Ancak cahilce İstiklal mahkemelerini savunan, yazdığı yazılarında Atatürk’le Hazreti Peygamberi aynı kategoride değerlendirecek kadar aklını yitirmiş bu eblehlere haddini bildirmek de vazifemiz olmalıdır. İskilipli Atıf Hoca şahsiyet sahibi, asil, vatanperver, dindar ve kişilikli bir İslam alimidir. Atıf Hoca’ya vatan hainliği yakıştırması yapanlar da gerçek İngiliz muhipleridir. Bu İngilizlerin ve İngilizcilerin derin taktiğidir. Sevmedikleri zatlara tersten psikolojik algı üreterek İngilizci yaftası atarlar, “vatan haini” ilan ederler. Ha şunu da unutmayalım, Kemalist geçinen tayfanın arkasındaki en güçlü lobi İngiliz lobisidir. Çünkü Cumhuriyetin kuruluşunda birileri İngilizlerden “dinle ve hilafetle ilişkinizi kesin” talimatını almıştır.

Atıf Hoca’ya zulmedenler de zalimlerin ta kendileridirler. İstiklal Mahkemelerini kuran irade ise Atıf Hoca gibileri darağacına yollayarak bu milletin varlığına ve değerlerine savaş açmışlardır. Şimdi bu vahim gerçeğin şakşakçılığını yapan eblehlere ne yafta konur siz söyleyin! Ben size birkaç ipucu vereyim. Bir takipçisinin anlattığına göre bu “büyük(!)” fikirlerin sahibi sözde ilahiyatçı, Küçükköy İmam-Hatip mezunu ancak kendisini bir dönem ateist ilan etmiş, daha sonra ülkücü olmuş, oradan Aleviliğe savrulmuş, aleviler de dışlayınca en son soluğu Odatv’de almış bir “fikr-i savruk”.  Herhalde siz ne olduğunu şimdi daha iyi anladınız! İngilizler sıkı çalışıyorlar!

***