Yıllık büyüme hala yüzde 3 düzeyinde...
Türkiye ekonomisinin yılın ilk çeyreğinde tüm tahminleri geride bırakarak yüzde 5 büyümesinden memnuniyet duymayan kimse yoktur kuşkusuz. Ama bu orana bakarak bir büyüme sarhoşluğuna düşmemek gerektiği de...
Türkiye ekonomisinin yılın ilk çeyreğinde tüm tahminleri geride bırakarak yüzde 5 büyümesinden memnuniyet duymayan kimse yoktur kuşkusuz. Ama bu orana bakarak bir büyüme sarhoşluğuna düşmemek gerektiği de açık.
Bu köşede dün yer verdiğimiz Avrupa'daki durumumuzu gösteren bir tablo var. Avrupa Birliği İstatistik Ofisi (Eurostat) verileri, satınalma gücü paritesine göre kişi başına gelirde AB üyesi 28 ülke için 100 kabul edilen değerin Türkiye'de 62 düzeyinde bulunduğunu gösteriyor. Bu, 2016 yılındaki durum. Ama biz bu yıl çok hızlı bir büyüme gerçekleştirsek bile öyle bir anda üst sıralara sıçrama olanağına sahip olamayacağız. Yani kat etmemiz gereken daha çok yol var.
Bu hatırlatmadan sonra büyüme hızına başka bir pencereden bakmak istiyoruz.
Büyümeye ilişkin verilerin değerlendirilmesinde klasik bir yaklaşım vardır. Oranlar çeyrek bazlı olarak bir önceki yılla kıyaslanır, yıl bitiminde ise yıllık oran yine bir önceki yılla karşılaştırılır.
Peki acaba bu yılın ilk çeyreği itibariyle son bir yıldaki büyüme hangi düzeyde? Aynı şekilde geçen yılın, bir önceki yılın ilk çeyreğindeki yıllık oranlar nasıldı?