Yüce Diriliş Partisi İktidarda
“Yüce Diriliş Partisi, kökünü milletimizin tarih içindeki büyük varoluşundan alan DİRİLİŞ HAREKETİ’nin siyasî vaziyet alışını temsil eden kuruluşudur.” 16 Nisan 2007...
“Yüce Diriliş Partisi, kökünü milletimizin tarih içindeki büyük varoluşundan alan DİRİLİŞ HAREKETİ’nin siyasî vaziyet alışını temsil eden kuruluşudur.” 16 Nisan 2007 yılında resmen kurulan Yüce Diriliş Partisi 24 Haziran seçimlerinin asıl galibi durumundadır.
1946 yılından günümüze çok partili sisteme geçişle güçlenen demokratik sistem zaman zaman kesintilere uğramasına rağmen görünen o ki tek alternatiftir. Demokratik sistemden vazgeçilemeyeceğine göre demokrasiyi kendi milli ve yerli değerlerimizle güçlendirmek mecburiyetindeyiz. İşte Yüce Diriliş Partisi bu amaçla kurulmuştur. Parti, Türkiye’nin siyasi şartlarına bağlı olarak önceleri de varlığını ortaya koymuş olmasına rağmen resmî olarak 16 Nisan 2007 tarihinde Sezai Karakoç’un önderliğinde siyasî hayatımıza katılmıştır.
Partiler, programlarında kuruluş amaçlarını, diğer partilerden farklı yanlarını, yapacaklarını, karşı olduklarını, yönetim anlayışlarını, genel olarak vaatlerini ortaya koyarlar. 24 Haziran seçimlerini geride bırakan Türkiye, yeni bir sisteme geçiş yapmış durumdadır. Yeni sistemin aslında daha önce de birçok partinin programında yer aldığını hatırlatmak lazım.
Yüce Diriliş Partisi’nin programını incelediğimizde Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini öngördüğünü görüyoruz. AK Parti’nin yıllardır verdiği mücadeleyle varmak istediği nihaî noktanın da aynı olduğunu görüyoruz. Fark ise Yüce Diriliş Partisi seçimlere girmeden bu zafere ulaşmış durumdadır. Peki, Yüce Diriliş Partisi neyi amaçlamakta, programında neleri vaat etmektedir? Programda öne çıkan ve bugünü amaçlayan noktaları değerlendirelim.
Programın “Gerekçe” bölümünde şöyle denilmektedir:
“Demokrasi, aydınların veya bir azınlığın diktatoryasına âlet edilmemeli, öte taraftan sadece halkın duygularının istismarını hedef alan bir iktidar olma aracı gibi de düşünülmemelidir. YÜCE DİRİLİŞ PARTİSİ, halkın ruhundan doğmuştur.”