Ana sesi, hak sesi…
Rojbin Tugan’ı yıllar önce Hakkari’de tanımıştım. Şemdinli’de bir kitapevine atılan bomba sonrası bölgeye giden heyette yer alıyordum. Rojbin ABD’de okumuş, aktif, Hakkari’de yaşayan insan...
Rojbin Tugan’ı yıllar önce Hakkari’de tanımıştım. Şemdinli’de bir kitapevine atılan bomba sonrası bölgeye giden heyette yer alıyordum. Rojbin ABD’de okumuş, aktif, Hakkari’de yaşayan insan hakları ihlalleriyle uğraşan bir hukukçuydu. Hepimizi etkilemişti. Daha sonra kimi televizyon programlarında, kimi konferanslarda karşılaştım Rojbin’le.
Rojbin ve ailesi dertliydi.
Kardeşi hapishanedeydi ve “garip” bir dosyayla mahkum edilmişti.
Aile hak peşinde koşmaya devam ediyor.
Rojbin’in annesinden gelen bir mektubu yayınlamak istiyorum bugün.
“Bir anne olarak sizden ricam şunu görmenizdir: Yaşadığımız bir sanığı, dosyadaki somut delillere dayanarak cezalandırma davası değil, bir ailenin tümünü cezalandırma davasıdır. Zulme boyun eğmeyen bir aileden, hiçbir hukukî temele ve standarda dayanmayan sözümona bir “dava” ile küçük oğlu cezalandırılarak o aileden alınan kör bir intikamdır.