Çözüm için hiç mi ışık yok?
Pek çok başka örnek, adem-i merkeziyetçi yapılanmanın Kürt sorununun çözümünde önemli enstrüman olabileceğine işaret ediyor.Benzer bir düzenlemeye işaret eden “demokratik özerklik” de...
Pek çok başka örnek, adem-i merkeziyetçi yapılanmanın Kürt sorununun çözümünde önemli enstrüman olabileceğine işaret ediyor.
Benzer bir düzenlemeye işaret eden “demokratik özerklik” de Kürtlerin, Kürt sorunuyla ilgili siyasi nitelik taşıyan somut beklentilerini ve kendilerini yönetmeye ilişkin kadim isteklerini kuşatması ve birlikte yaşama arzusunu vurgulaması noktasından önemlidir…
Ancak bir önkoşulla…
Adem-i merkeziyet ya da özerklik meselesini çatışmayı körükleyecek bir silah haline getirmemek şartıyla…
Bugün yaşanan sorunların bir kısmı buradan kaynaklanıyor.
Kürt siyasi hareketinin kaos politikası, silah ve şiddet üzerinden yol alma stratejisi, özerklik meselesini sadece bir çatışma aracı gibi kullanmıyor, aynı zamanda özerklik fikrini yaralayan, önünü tıkayan bir sonuç veriyor.
Siyasi iktidarın ayaklanma stratejisi ve Rojava baskısı karşısında siyasetsiz bir noktada sıkışıp kalması bu durumu besliyor.
Ancak ana sorunun Kürt hareketinin stratejisiyle ilgili olduğuna hiç şüphe yok.
Fiili özerklik girişimi adı verilen, hendek siyaseti özerklik fikrinin gerektirdiği, egemenliğin tartışılması, paylaşılması ve bütünlüğünün yeniden oluşturulması gereklerini paramparça ediyor. Kaos politikası, bir bölgenin, bir alanın denetimi ve yönetimini ele geçirme, en azından bu bölgeleri, bedeli olağanüstü hal, sıkı yönetim, ağır insani kayıplar, gündelik hayat tahribatı, demokrasi iflası olsa da, yönettirmeme hedefi olarak karşımıza çıkıyor. Kürt hareketi özerklik kavramını çatışma üzerinden fiilî alan genişletme aracı olarak kullanıyor