Kara Pazartesi…
Pazartesi günü, dün, en önemli mesele, bu yazı kaleme alındığı sırada henüz başlamamış olan Davutoğlu ve Kılıçdaroğlu görüşmesiydi. Ne var ki, arka arkaya gelen terör...
Pazartesi günü, dün, en önemli mesele, bu yazı kaleme alındığı sırada henüz başlamamış olan Davutoğlu ve Kılıçdaroğlu görüşmesiydi. Ne var ki, arka arkaya gelen terör saldırıları, ölüm ve şehit haberleri bu önemli gelişmeyi geride bıraktı.
Bir Kara Pazartesi yaşadık.
İstanbul Sultanbeyli'deki Fatih Polis Merkezi'ne bomba yüklü araçla saldırı yapıldı. Bomba imha ekibine açılan ateş sonucunda bir şube müdürü hayatını kaybetti. Üç eylemci öldürüldü. İddia ve bilgiler eylemin PKK tarafından yapıldığı yönünde.
İstanbul'da ABD Konsolosluğu'nun önündeki polis nöbet kulübesine DHKP-C militanları tarafından ateş açıldı.
Şırnak Silopi'de PKK'nın mayınlı saldırısında 4 polis memuru şehit oldu. 3 PKK'lı öldürüldü. Beytüşşebap'da askeri helikoptere açılan ateş sonucu bir asker şehit oldu.
Güneydoğu'da örgüt, İstanbul'da DHKP-C ve belki bir başka örgüt daha…
Güvenlik güçlerine yönelik saldırılar, bunların her geçen gün artması pek çok soru ve endişeyi doğal olarak beraberinde getiriyor. Kaybedilen hayatlarla, yaratılan ortamla ateş sadece düştüğü yeri yakmıyor, Türkiye'nin demokrasisi, istikrarı tehdit ediliyor ve hedef alınıyor.