Müslümanların Manevi Gücü
Müslümanlar, inançları ve bağlanışlarıyla güçlüdür.Hakikat bilinci onları güçlü kılar. Kuşku gerektirecek bir boşlukları olmuyor. Çünkü bir Müslümanın her...
Müslümanlar, inançları ve bağlanışlarıyla güçlüdür.
Hakikat bilinci onları güçlü kılar. Kuşku gerektirecek bir boşlukları olmuyor. Çünkü bir Müslümanın her adımı ölçülüdür. Her adımının hesabının da bilincindedir. Hak ile adalet, helal ile haram hayatının sınırlarını belirleyen ölçütlerdir. Bu, hiçbir zaman değişmez.
Değişen zamanlarda yaşanan sorunlar; düşünce, inanç ve kültürlerine olan yabancılaşma ile başlar. Öz olandan sapma.
Müslümanlar için yasak kılınmış şeyler insanlığın sorunlarını giderecek özellikte. İnsanlığın hayrına ve iyiliğine olan yaşama biçimi. Bunlar insanlık için sorunlar.
Kim alkol, kumar, sapkınlık, adaletsizlik, hak yeme, gasp gibi şeylerin iyi olduğunu söyleyebilir? Kim insanı küçümseyen, dışlayan, ayıran, ırk ve meşrepten ötürü suçlayan ve baskılı olan davranışları olumlayabilir?
Müslümanların dinleriyle bir sorunları yok bu anlamda. Tek sorun Müslümanların Batıcı düşünceye, yaşama biçimlerine kapılmaları, tüketimin sonsuz furyasında savrulmaları. Bunlar, insanın hayatını karartan sorunlar. Sorunların katlanmasına, önüne geçilemeyen hâller. Müslümanların üretim yapmayışları, buluş çabalarının olmayışı büyük bir sorun. Teknolojik güç karşısında çaresizlikleri de öyle. Bu yeniliklere karşı koyacak ve kendilerini açımlayabilecek adımlardan yoksun kalışları. Düşüncede, fikirde, öncü olan, olabileceklerden uzak durması. Bütün bunların sonunda yaşanan yenilgi psikolojisi.