10 milyon euro şantajı ne ola ki acep?
Yurtdışında kaçak yaşayan “ne iş yaptığını kimsenin bilmediği” bir işadamı, Sevilay Yılman’ı aramış.
“Medya sektörüne bir tanımlama yapar mısınız”, diye sorsanız.
Tek kelime ile “iğrenç” derim..
Şecaat arz ederken dahi.
İğrenç mi iğrenç..
“Etik” diye söze başladıklarında bile..
Rezalet dizboyu..
Daha düne kadar, Akit gazetesi için Veyis Ateş, “Ben onların dininden değilim” türünden, Ahmet Hakanlığa soyunan alçakça sözler sarf ettiğinde..
El üstünde tutanlar..
“Bizim lafımız tesir etmez. Onların mahallesinden adamlar devşirmeliyiz ve onlara Akit düşmanlığı yaptırmalıyız” diyenler..
Gün geldi Veyis Ateş, onların ayaklarını kaydıracak yerlere gelince..
Arkasından işler kotarıp, “laikçi medya olarak bunlara prim vermemeli, ezmeliyiz” ittifakı ile hareket edip.
Birbirleri ile kavgalı Fatih Altaylı ile Sevilay Yılman’ları bile aynı noktada buluşturdular..
Düne kadar “Veyis bey Veyis bey” diyenler..
Ben Veyiş Ateş hakkındaki kanaatimi girişte söylediğim için.
Daha doğrusu, onun yıllar öncesinde bizim hakkımızda söylediği saygısızca sözleri hatırlattığım için..
Ben Veyis Ateş’e bakış açımı tekrar tekrar belirtmeden..
Onu kullanıp, şimdi bir köşeye atmaya çalışanların iğrençliklerini gözler önüne sereceğim..