Bırakın şu sahtekarlığı: Rüyada “bembeyaz kıyafet”, gerçekte “bikini!”

“Cebri hicrette vuslata eren Aynur Abla.. Anadolu kadınındaki edebin, büyükşehir kadınındaki girişkenlikle mezc olduğu bir ablamızdı Aynur Abla. Şevkini gören, 46 yaşında ve 9 ameliyat geçirmiş olduğuna asla inanmazdı.”

FETÖ’nün kurdurduğu internet sitesinde, böyle tanıtılıyor, Aynur Abla..

Aynur Abla’yı daha önceden tanımıyorum.

Onların bu anlatımları ile tanıdım.

FETÖ sitesinden biraz daha tanıyalım Aynur Ablayı:

“25 yıldır tanıdığı Hizmet için malıyla bedeniyle koşturmuştu. Evlatlarını Hizmet okullarında okutabilmek için ticaret yapmış, sağlık memuru olarak çalışırken Hizmet adına sivil toplum kuruluşlarında önde gidenlerden olmuştu.” 

Devam eden anlatımlardan öğrendiğimize göre, Aynur Abla ne ile suçlanacağından korkmuş ise, 15 Temmuz’dan sonra, bir süreliğine saklanmış.. 

Ardından gizlice Romanya’ya kaçmış.

Onlar, “Hicret” diyorlar buna..

Daha önce 9 ameliyat gören Aynur Abla, Romanya’da rahatsızlanmış, doktor ümit görmediği için, “Türkiye’ye dönsen” demiş..

Aynur Abla, Pensilvanya’dakinin dönmemesinden örnek almış olmalı ki,“Dönmek yok” demiş.

Ve doktorun tahmin ettiği gibi, ameliyat masasında kalmış!

Burdan sonrası önemli..

17 Aralık öncesinde olsa idi..

Bu bölümü okuduğumda, tahminim o ki..

Din üzerinden ticaret yapan bu hainlerin gerçek yüzlerini bilemediğimizden..

Mutlaka gözlerim yaşarırdı..

Şu an ise, FETÖ’nün onlarca ihanetini canlı olarak yaşamış birisi olarak sadece ibretle okuyorum:

“Aynur Abla, burada ihtiyaçlarına koşturan arkadaşımızı telefonuna ‘oğlum’diye kaydetmiş. O arkadaşımız ise rüyasında, ablamızı bembeyaz kıyafetler içinde Bükreş’in tanınmış bir mekanında toplanan kalabalığa heyecan içinde vaaz ederken görmüş.”

Evet, 17 Aralık öncesi olsa idi..

O ihaneti yaşamadan öncesi olsaydı.. 17 Aralık ve ardından 15 Temmuz’u yaşamamış olsaydık.