Camiye gelmezler, hutbede şunu okuyacaksın derler!
Yeni Akit Gazetesi Yazarı Ali Karahasanoğlu'nun bugünkü (12.11.2022)''Camiye gelmezler, hutbede şunu okuyacaksın derler!'' başlıklı yazısı.
Türkiye’de, cumhuriyet var değil mi?
Türkiye’de, düşünce özgürlüğü var değil mi?
Kimse istemediği bir şeyi yapmaya zorlanamaz. Yine istediği şeyi de yapmamaya zorlanamaz, değil mi?
İnsanlar ibadetlerinde hürdürler, değil mi?
Kimsenin ibadetine karışılamaz, ibadeti yapmaya zorlanamayacağı gibi, yapmamaya da zorlanamaz, değil mi?
İbadetin şekli dışardan müdahale ile belirlenemez, değil mi?
Bir başkasını yapacağı ibadete, “Şöyle şöyle ibadet edeceksin. Şunu ekleyeceksin, bunu çıkaracaksın” denilemez, değil mi?
Lafa gelince bunların hepsinin edebiyatı yapılır..
“Ülkemizdeki tüm özgürlükleri, cumhuriyet bize bahşetti. Laiklik sayesinde, bizler bu hakları elde ettik. Bize özgürlük ve haklarımızı sağlayan laiklik ve cumhuriyet ise, M. Kemal’in armağanı” denilir..
Peki gerçekte öyle mi?
İbadet hürriyeti, düşünce hürriyeti gerçekten var mı?
Cumhuriyet kavramı ne derece işlerlik kazanmış?
Buyrun testimizi yapalım..
Hemen her gün, tepemizde “laiklik” ve “cumhuriyet” kavramları üzerinden boza pişiren Cumhuriyet gazetesinden örnekleyelim..
Der ki, laiklik ve cumhuriyetin ne büyük bir kazanım olduğunu, ne büyük bir nimet olduğunu söyleyen Cumhuriyet gazetesi:
“Dünyayı dolaşan Ali Erbaş’ın, Anıtkabir’de katılmadığı tören sayısı 27 oldu!”
Meğerse, adamlar çetelesini tutuyorlarmış..
“Bu birinci tören. Şu ikinci tören. O, üçüncü tören..”
Saymışlar ve tam 27 törendir, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Anıtkabir’e gitmiyormuş..
Hani gitse ve orada bir Fatiha okusa..
Kıyameti kopartacak olanlar da yine onlar.
Ama bugün, “gitmeme” üzerinden kıyameti kopartıyorlar..
Eğer kendi kafalarından (Allah korusun temennimizi dillendirmiş olalım) bir Diyanet İşleri Başkanı olur ve o da Anıtkabir’e giderse, bu sefer de “Niye gitti, niye Fatiha okudu, niye cübbesi-sarığı ile gitti” üzerinden kıyameti kopartırlar..
Hatırlayın, Binali Yıldırım Başbakan olduğu dönemde, Anıtkabir’e gitmiş ve orada ellerini açarak dua etmişti..
Ali Erbaş niye Anıtkabir’e gitmiyor diye çetele tutan Cumhuriyet gazetesi, o tarihde ne başlık atmıştı:
“Anıtkabir’e, Atatürk’ün ruhuna El Fatiha!”
Gidip dua edene “Atatürk ölmedi ama. Binali Ylıdırım gidip de mezarının başında Fatiha okudu ya.. İşte o an, Atatürk gerçekten öldü. Onun için biz de başlığı böyle kullanıyoruz: “Atatürk’ün ruhuna El Fatiha!” dediler.
Gitmeyenin ise, çetelesini tutup, 27. katılmadığı tören” diyorlar..
Sorun sadece Anıtkabir’deki törene katılıp katılmamak da değil..
Daha devamı var..