Darbeyi önleyen dindar halk.. Patronların önerisi: Laiklik!
15 Temmuz hain darbesinden sonra.. Herkes durumdan bir vazife çıkarıp, kendi propagandasını yapıyor.. Daha düne kadar.. Askeri tesislere başörtülü girmek hâlâ yasaktı.. Dün Resmi Gazete’de yayınlanan...
15 Temmuz hain darbesinden sonra..
Herkes durumdan bir vazife çıkarıp, kendi propagandasını yapıyor..
Daha düne kadar..
Askeri tesislere başörtülü girmek hâlâ yasaktı..
Dün Resmi Gazete’de yayınlanan “Türk Silahlı Kuvvetleri Orduevleri, Askeri Gazinolar, Kışla Gazinoları ve Vardiya Yatakhaneleri ile Eğitim Merkezleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” değişikliği ile, başörtü yasağı kaldırıldı..
Ama bu rezilliği görmezden gelenler..
Utanmadan, sıkılmadan, “Askeriyede dindar insanlara hiçbir zaman haksızlık edilmemiştir” diye söze girenler..
“Balyoz, Ergenekon hepten palavra idi.. Darbeler dönemi 1980 ile kapanmıştı..” diye devam edenler..
FETÖ’nün hain darbesinin önceden tahmin edilememesinin arkasında yatan sebeplerden birisinin de, “riyakarlık” olduğunu kabul etmiyorlar..
TSK, eşe bile başörtü yasağı koyunca..
Bunlar da..
Riyakarlığa saptılar..
Riyakarlığa sapınca..
Dinden de saptılar..
Dinden sapınca da..
Bu hainliğe imza attılar..
Yaşananları doğru yorumlayamayanlar ise, bu gerçeği kabul etmiyorlar ve “FETÖ’nün çıkışını, askeriyedeki yasaklara bağlamak yanlıştır” diyorlar..
FETÖ’nün gizli gizli, kuvvet komutanlarının yaverlik kadrolarına bile girmesinin izahını yapamıyorlar..
Ama efelenmede ise, kimseye fırsat bırakmıyorlar..
Kimisi darbeden iki gün önce, cumhurbaşkanı’na yaptığı tehditleri unutturup, “darbe gecesi sokağa iki tabancası ile çıktığı”nı iddia ediyor..
Kimisi, tankların altında vücutları parçalanan dindar insanları görmezden gelip, “Balyoz sanığı Atatürkçü subaylar olmasaydı, darbe önlenemezdi” diyerek, kendilerine pay çıkartıyor..