Gülen’i uyarıyorum, halk şakirtlerini sınıra kadar kovalar!
Dersane tartışmaları başladığında.. “Dersaneler gerçekten bir sorun.. Ne olur ki kapanırsa? İtiraz ederseniz, korkarım ki daha büyük felaketlere sebep olabilirsiniz! Okullarınız var.. Televizyonlarınız...
Dersane tartışmaları başladığında..
“Dersaneler gerçekten bir sorun.. Ne olur ki kapanırsa? İtiraz ederseniz, korkarım ki daha büyük felaketlere sebep olabilirsiniz! Okullarınız var.. Televizyonlarınız var.. Var oğlu var! Onlara da zarar gelebilir!” uyarısı yaptık..
“Bize kim ne yapabilir ki?” cakası ile..
Tepeden baktılar..
17 Aralık ihanetine imza attılar..
Devlet olan-biteni seyir mi edecekti?
Gereken cevabı hemen verdi.. İhanete imza atan polis müdürleri görevden alındı..
Emniyet’te temizlik harekatı başladı..
İlk uyarımız fayda etmemişti..
Bir süre sonra..
Yavaştan yavaştan olayları dramatize etmeye başladılar..
“Bu kadar da olmaz ki. Görevden aldınız.. Doğu’ya sürdünüz.. Şimdi iki ay sonra bir daha sürüyorsunuz.. Yazık değil mi bu insanlara” moduna girdiler..
Bir yandan yaşanılanları dramatize ettiler. Bir yandan ellerindeki televizyon ve gazetelerle, ahlaksızca yalanlarla çamur atmaya devam ettiler..
Ara sıra bu köşeden nasihatlerde bulunduk..
“ABD’nin menfaatleri için.. Olmayan yolsuzluk iddiaları ile.. Yöneticilere iftira atmayın.. İşi büyütüyorsunuz” dedik..
Söz dinletemedik.
Bank Asya’daki usûlsüzlükler sebebi ile TMSF önce yönetim kuruluna görevlendirme yaptı..
Ama Gülen grubu, burnundan kıl aldırmadı..
Ardından yönetim kurulu tümü ile gitti.