Haydi piyanocular: “Padişahım çok yaşa!”
Tarık Akan’ın cenazesinde piyano çalınmasını eleştirip, “Türk kültürünün neresinde piyano var? Savunduğunuzu iddia ettiğiniz işçi kesiminden bir tanesinin evinde piyano var...
Tarık Akan’ın cenazesinde piyano çalınmasını eleştirip, “Türk kültürünün neresinde piyano var? Savunduğunuzu iddia ettiğiniz işçi kesiminden bir tanesinin evinde piyano var mı?” diye sorduk ya..
Piyanocular alınmışlar..
Kendilerine referans olarak..
Çöküş dönemindeki padişahları gösterip..
Özellikle de II. Abdülhamid Han’ın ismini aktararak..
Bizimle akılları sıra, kafa bulmaya çalışmışlar..
Diyorlar ki “Akit’çiler babalarını tanımıyorlar. Abdülhamid piyano çalardı..”
Yanarım yanarım da..
Bu yaşımdan sonra..
Sabah akşam padişahlara küfredenlerin..
Özellikle de Abdülhamid’e “kızıl sultan” diye saldıranların..
Nerede ise sokaklara dökülüp, “Padişahım çok yaşa” deme noktasına gelmelerine yanarım..
Eğer sırf bizi cahil gösterebilmek için “Padişahım çok yaşa” diyecekseniz..
“O ne güzel bir padişahtı.. Daha çocuk iken, piyano dersleri almıştı..”diyecekseniz..
Hatta işi uzatıp..
Abdülhamid ile Mustafa Kemal’i de kıyaslayıp..
“Abdülhamid Han, Mustafa Kemal’den daha ilerici idi.. Mustafa Kemal, piyano çalma konusunda, Abdülhamid Han’ın eline su bile dökemezdi”diyecekseniz..
Ne diyelim..
Allah yeni çizginizi, mübarek kılsın..
Ama hatırlatayım..
Biz, “Padişah ne yapmışsa, hepsi güzeldir” noktasında değiliz..
Aradaki fark da, tam işte burda..
Padişah da hata edebilir..
Bizim fikrimiz budur..
Ya bizi “dogmacı” diye göstermeye çalışanlar?