HDP, Cape Town’a FETÖ-PKK işbirliği için mi gidecekti?
Gaziantep’teki patlamada.. Dört çocuğunu kaybeden. Eşi komada olan.. Hayatta kalan beşinci çocuğu ile avunan bir anne... O “anne”nin yaşadığı acıyı hissedebiliyor muyuz? Acının aynısını...
Gaziantep’teki patlamada.. Dört çocuğunu kaybeden. Eşi komada olan.. Hayatta kalan beşinci çocuğu ile avunan bir anne...
O “anne”nin yaşadığı acıyı hissedebiliyor muyuz?
Acının aynısını hissetmemiz, tabii ki mümkün değil.. Ama en azından.. Bir nebzecik olsun.. O “acı”yı hissedebilmek için, kendimizi onun yerine koyabiliyor muyuz?
Sadece “dört çocuğunu kaybeden” annenin yerine değil..
20 yaşındaki asker çocuğunu şehid veren annenin acısını da..
Polis olan kardeşini, kocasını kaybedenin acısını da..
Hangi örgüt yapıyor olursa olsun, lanetlememiz gereken terör sebebi ile yakınlarını kaybeden herkesin acısını, aynı derecede hissetmeye çalışabiliyor muyuz?
Gaziantep’teki patlamadan hemen sonra.. Daha iki saat bile olmadan.. HDP’den açıklama geldi..
“Çoğunluğu kadın ve çocuk çok sayıda yurttaşımız yaşamını yitirdi, çok sayıda yaralımız var. Acımız büyük.”
Sırf laf yetiştirmek için..
Sırf tartışma çıkarmak için söylemiyorum..
Ama lütfen..
Van.. Bitlis.. Elazığ’da bir gün önce kaybettiğimiz insanlar için de..
Askerlerimiz ve polislerimiz için de..
Aynı çeviklikte.. Aynı kararlılıkta.. Bıyık altından gülmeden.. “Devletin görevlilerini, devlet düşünsün” demeden..
“Acımız büyük” diyebiliyor muyuz?
Bu büyük acıyı hissedebiliyor muyuz?
Hissetmeye gayret edebiliyor muyuz?
HDP, o açıklamasından birkaç saat sonra, bir açıklama daha yolladı:
“Bugün halklarımız arasında kurulan kardeşlik bağını daha da güçlendirerek dayanışmayı büyütme günüdür.”
Bu açıklama için..
Kürt kardeşlerimizin çoğunlukla öldüğü bir terör saldırısını niye bekliyorsunuz ki?