Vergiyi kaçırmış, petrolü kaçırmış, şimdi de duruşmayı kaçırıyor!
Çarşamba günü CHP’ye bindirmiş.. Patrondan zılgıtı yemiş.. Perşembe günü CHP’nin açıklamasını köşesine koymak zorunda kalmış.. Patrona kendisini affettirmek...
Çarşamba günü CHP’ye bindirmiş..
Patrondan zılgıtı yemiş..
Perşembe günü CHP’nin açıklamasını köşesine koymak zorunda kalmış..
Patrona kendisini affettirmek için, Perşembe günü uyduruk bir söylemle Tayyip Erdoğan’a çamur sıçratmaya çalışmış..
“Kılıçdaroğlu bilmiyor da, Erdoğan biliyor mu?” demiş..
Cuma günü de, Cumhurbaşkanı’nın Basın Danışmanı’nın açıklamasını yayınlamak zorunda kalmış..
Meğerse “Erdoğan bilmiyor” dediği konuda..
Hergelenin kendisi cahil imiş! (Anayasa değişikliğinde, “100 bin seçmenin Cumhurbaşkanı adayı göstermesi diye bir madde yok” demişti.. Anayasa değişikliğindeki 101. Madde’nin yeni halinde düzenleme şu şekilde yapılmış: “Cumhurbaşkanlığına, siyasi parti grupları, en son yapılan genel seçimlerde toplam geçerli oyların tek başına veya birlikte en az yüzde beşini almış olan siyasi partiler ile en az yüz bin seçmen aday gösterebilir.”)
Ama hergele bu..
Rahat durur mu?
Cumhurbaşaknı’nın danışmanının açıklamasını yayınladığı dün, bu sefer de Akit’e saldırmış..
Bekliyor ki, bir açıklama da Akit yollasın..
Biz açıklamamızı, suratınıza indirdiğimiz tokatlarla yaparız hergele..
Sen kaşındın..
Patronun kaşındı..
Buyur o zaman, tokatları yemeye..
Neymiş?
Aydın Doğan 8 Mart’ta Kadınlar Günü dolayısı ile çalışanlarla birlikte imiş..
Akit de 9 Mart tarihli nüshasında, Aydın Doğan’ın yurtdışında olduğunu yazmış..
Eeee.
Ne var bunda?
1 Mart’taki petrol kaçakçılığı davasında sanık olduğu ve 10 yıldır hâlâ ifade vermediği halde, “Yurtdışındayım, duruşma ertelensin, gelecek duruşma söz, geleceğim” diyen ben miyim?
1 Mart’taki petrol kaçakçılığı davasına, patronun madem “yurtdışında olduğu” gerekçesi ile katılmamış..
Geldiğinde “Duruşma geçtiğine göre, sıkıntı kalmadı” deyip, döndüğünü açıklasaydı ya..
Ne zaman gittiği belirsiz.. Ne zaman döndüğü belirsiz..
Bir de caka satıyorlar..
Ama kabahat hergelede değil.
Kabahat hergelenin patronunda değil..
Kabahat devlette..
Bu adamın her zamanki numarasıdır, ceza davalarında “Yurtdışındayım” der, davayı ertelettirir..
“Kağıt üçkağıdı” davası, 9 yıldır sürüyor..
Sadece Ceza Genel Kurulu’ndaki bekleme süresi, 2.5 yılı geçmişti..
“Şu an nerede o dosya” diye sorsak..