Buhranlarımız
“İlmi kazançlarımız, ancak ahlaki noksanlarımızı giderebildiğimiz derecede faydalı olacaktır. Aksi takdirde ilmimiz, kötü temayüllerimizi teşvik edip artırmaktan ve zararımıza sebep olmaktan başka bir...
“İlmi kazançlarımız, ancak ahlaki noksanlarımızı giderebildiğimiz derecede faydalı olacaktır. Aksi takdirde ilmimiz, kötü temayüllerimizi teşvik edip artırmaktan ve zararımıza sebep olmaktan başka bir işe yaramaz. Bir hain, akıl ve bilgi kuvvetini ancak cinayetini başarmak için kullanır.
Bilgi değil ahlak eksikliği… Buna rağmen, biz hala bütün felaketlerimizin sebebini cehaletimizden biliyor ve bunda ısrar ediyoruz. Kendimizde ilim eksikliğinden başka bir noksan bulmuyoruz. Bilgi sahibi kimselerin de kötülük yapabileceklerine ihtimal vermiyoruz. İlim ve tekniği her derde deva sanıyoruz.”
Said Halim Paşa’nın Buhranlarımız kitabında kaleme aldığı bu satırlar çok canlı ve çarpıcı bir hakikati tespit ediyor bence. Metin şunu net olarak ayırt ediyor! Bilgi başka bir şeydir, ahlak başka. Modern anlamda bilgilendikçe ahlakın kuvvetleneceği görüşü bir yanılgı buna göre. Bugün de bunu yaşamıyor muyuz?
Bugün Türkiye’de okuma yazma oranı %97. 1965 yılında bu oran %48 imiş. Klasik düşünceye göre, okuma yazma oranı arttıkça toplumun daha iyiye, güzele, doğruya yönelmesi gerekiyor. Niteliğin artması, nezaketin yaygınlaşması, saygının ete kemiğe...