McKinsey Tartışmaları ve Ahlaki Kriz
Bazen öyle sorunlar yaşarsınız ki çözümü için uğraşırken daha önce çok göze çarpmayan bazı önemli problemlerinizin var olduğunu fark edersiniz.Dükkanınıza hırsız...
Bazen öyle sorunlar yaşarsınız ki çözümü için uğraşırken daha önce çok göze çarpmayan bazı önemli problemlerinizin var olduğunu fark edersiniz.
Dükkanınıza hırsız girmiştir mesela ve siz talih eseri hırsızın bir şey çalmamasına sevinirken, adamakıllı bir güvenlik sisteminizin olmadığını fark eder ve aslında daha köklü bir probleminiz olduğunu anlarsınız.
McKinsey tartışmaları da böyle bir duruma vesile oldu.
Anlaşmadan vazgeçildi ancak yaşanan tartışma pek çok yanlışın kaynağı olan gizli hastalıkları ortaya çıkardı.
Cumhurbaşkanı toplumdan yükselen eleştiriyi “cehalet” ya da “ihanet” demeden dikkate alınca, siyasetin imkanlarına sırt dayayıp, kraldan çok kralcı olup “çıkarlarına göre konuşanlar” bir anda boşa düştüler.
Halbu ki daha geçen hafta McKinsey anlaşmasını istemeyenleri “operasyoncular, tetikçiler, fetöcüler, geri zekalılar, cahiller, hainler, mandacılar ve utanmazlar” diye itham etmişler ve çok ama çok ayıp etmişlerdi…