Keşke güzel bir futbol da olsaydı
Grup mücadelelerinin son iki haftasına girildiğinde; Fransa gibi Dünya Şampiyonu bir takımı-ona hiç yenilmeden-altına almış ve liderliğini sürdüren bir takım; sırf beraberlik yetiyor diye, oyuna böyle...
Grup mücadelelerinin son iki haftasına girildiğinde; Fransa gibi Dünya Şampiyonu bir takımı-ona hiç yenilmeden-altına almış ve liderliğini sürdüren bir takım; sırf beraberlik yetiyor diye, oyuna böyle mızmız başlamaz.
Kendi sahanda ve kendi seyircin önünde oynuyorsun, ama devre bittiğinde; cılız iki şutundan başka, yapabildiğin bir şey olmasın. Bu yakışıyor mu?
Kontrollu oynamak başka şey, kötü oynamak bir başka şey... Atakların uyduruk, pozisyonların kıytırık, şutların tıngır-mıngır... Lider dediğin takım, böyle mi oynar?
***
Burak Yılmaz’ın bir kafa şutu dışında, koca bir ilk yarıyı sıfır etki gücü ile oynayan milli takım; yardımlaşma, dayanışma ve organize olma konusunda da büyük bir hayal kırıklığı içindeydi. Geleceğine umutla baktıklarımız, geçmişini de sorgulatır haldeydi. Savunma gurubumu