Adalet Var mı?
Sevgili, Olayı daha önce de yazmıştım. Bir gün Avusturyalı bir dostuma takılmıştım. - Ne garipsiniz, sizde Deniz Bakanlığı var. Ama deniziniz yok. - Ne var yani diye yanıtladı, dostum. Sizde de Adalet...
Sevgili,
Olayı daha önce de yazmıştım. Bir gün Avusturyalı bir dostuma takılmıştım.
- Ne garipsiniz, sizde Deniz Bakanlığı var. Ama deniziniz yok.
- Ne var yani diye yanıtladı, dostum. Sizde de Adalet Bakanlığı var.
Devam etmedi, anladığımı anlamıştı, zaten bunu da anlamak için arif değil, anlamamak için eşek olmak lazımdı.
Burada izninle bir şey soracağım:
- Hiç adaleti gördün mü ya da “işte adalet bu!” dediğin bir olay anımsıyor musun? Ben ne zaman yaşasın adalet haykırışı duysam, hele şu Balyoz davasından sonra, hüzünleniyorum.
Özellikle Balyoz davasında birçok açık gerçeğin nihayet anlaşılmış olmasını adaletin tecellisinden çok, geçmişin işbirlikçilerinin şimdi birbirlerine düşmüş olmalarından kaynaklandığını görmemek mümkün mü?
Şahsen kendi için de başkaları için de, adalet talebinde bulunmuş biri olarak, sana yukarıda sorduğum soruya da olumlu bir yanıt veremeyeceğim için üzgünüm.
Doğrusu yazıya attığım başlığı bile biraz iyimser buluyorum.
Baksana Çetin Yetkin son kitabında soru falan sormadan haykırıyor:
-Adalet hiç var olmadı.