AKP 15 yaşında
AKP’nin şehitlerin anılarına saygı gerekçesiyle sade törenlerle idrak edilen 15. yıldönümünde, bilançonun başarılı olup olmadığı sorusu ilk bakışta saçma gibi gelebilir. Öyle ya...
AKP’nin şehitlerin anılarına saygı gerekçesiyle sade törenlerle idrak edilen 15. yıldönümünde, bilançonun başarılı olup olmadığı sorusu ilk bakışta saçma gibi gelebilir. Öyle ya kurulur kurulmaz iktidar olan ve sonrasında yapılan her seçimi kazanıp koltuğu 14 yıl muhafaza eden bir partinin ve de tartışmasız hâkimi mutlak önderinin başarısından kuşku duyulur mu? Yine de partinin bu 15 yıl içinde kuruluş amaçlarını gerçekleştirebildiği ölçüde başarılı olduğu olgusundan hareketle, bunların ne kadarının yaşama geçirildiğine bakabiliriz.
Amerikan - Türk ortak yapımı bir uluslararası proje olan Tayyip Erdoğanliderliğindeki AKP, İslam ile kapitalizmi ve kapitalist demokrasiyi bağdaştırmak, ılımlı İslam etiketli iktidarın yönetiminde, Türkiye’nin küresel kapitalizme eklemlenmesini sağlamak, Ankara’nın başta ABD ve AB olmak üzere senkronizasyonunu gerçekleştirerek, onun ABD’nin yeniden dizayn ettiği yeni Ortadoğu’da kendisine düşen rolü aksaksız yerine getirmesini temin etmek için oluşturulmuştu.
Projenin yaşama geçirilmesi için Erbakan ile bağlarını kopararak “Milli Görüş”gömleğini çıkaran “ılımlı İslam”ın (ılımlı İslam yazılır, uyumlu İslam okunur) uysal çocukları iktidara hızla hazırlandılar.
***
Peki Tayyip Bey bu 15 yıl içinde yukarıda sayılan amaçları yaşama geçirebildi mi?
Sorunun yanıtı “hayır”dır ve bilanço tümüyle negatiftir.
1 Mart tezkere olayını da başlangıçta ABD bir yol kazası olarak niteledi ve olayın sorumluluğunu TSK’ye yükledi, bedelini de fevkalade pahalıya ödetti.
Ama ABD ve AB ile uyumsuzluklar bununla sınırlı kalmadı. “Tezkere fiyaskosu!”nun ardından kendini BOP’un eş başkanı ilan eden Erdoğan, ABD’nin bölgedeki bütün atılımlarıyla ters düştü. Sam Amca’nın bölgedeki şımarık çocuğu ve gerçekteki tek stratejik ortağı İsrail ile “one minute” çıkışı ve Mavi Marmara girişimi ile gerginliğin doruğuna tırmandı.