Model demokrasi diye başlamıştı
AKP’nin başlarda başarılı simgesi olarak görüldüğü Ilımlı İslam modeliyle eşzamanlı iflası, artık büyük dış desteğini yitirmiş bir iktidarın, sandığa rağmen egemenliğini sürdürmekte ısrarcı olabilmesini olanaksızlaştırmaktadır.
ABD’nin uçuk başkanı Donald Trump, kasım ayında yapılacak seçimi kaybederse öyle hemen çekilme konusunda muğlak konuşunca, kıyamet koptu. Kendisine tepki gösterenler arasında, siyasetteki tecrübesi ve hüneri herkes tarafından teslim edilen Temsilciler Meclisi’nin Demokrat başkanı Nancy Pelosi de vardı.
Pelosi’nin, ABD’nin Kuzey Kore, Rusya, Suudi Arabistan veya Türkiye olmadığını söylemesi de Ankara’da öfke dalgalarının kabarmasına neden oldu.
Ankara, Pelosi’ye yanıt verirken Türkiye’nin demokrasi olduğu açıklamalarıyla kimi inandırabildi bilemem.
Aslında, çok kişi Türkiye’de AKP’nin gelecekte yapılacağı varsayılan seçimleri kaybettiği takdirde gidip gitmeyeceğini ciddi olarak sormaktadır.
Bu, eskilerin şüyuu vukuundan beter dedikleri bir durumdur. Yani sorunun salt sorulması dahi demokrasinin varlığından şüpheye düşülmesi için yeterlidir.
Öyle ya, neden aynı soru Almanya ve Fransa için sorulmuyor da Türkiye ve de ABD için soruluyor?