Yoksa onlar hayal miydi?
Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi, geçen cuma, aralarında eski Genelkurmay Başkanı, eski Genelkurmay 2. Başkanı ve birçok emekli orgeneralin de bulunduğu 21 kişi hakkında “darbeye teşebbüs” suçundan...
Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi, geçen cuma, aralarında eski Genelkurmay Başkanı, eski Genelkurmay 2. Başkanı ve birçok emekli orgeneralin de bulunduğu 21 kişi hakkında “darbeye teşebbüs” suçundan ömür boyu hapis cezasına hükmetti.
Karar o gün ekranlarda birinci haber, gazetelerde manşet oldu. Sonrasında, sanki böyle bir olay olmamışçasına görmezden gelindi.
Oysa dava, mahkûm olan kişilerin konumları ve sonunda çıkan karar açısından dünya çapında önemli bir ilkti.
Mahkemenin gerekçeli kararı açıklanmadığına göre kesin bir görüş ileri sürmek doğru değil.
Ama yine de daha şimdiden üzerinde durulması elzem çok önemli sorular var.
Ömür boyu hapis cezasına çarpıtırılanların hepsi kaynağını anayasadan alan bir yetkiyi kullanmışlar, bir devlet kurumunun, yine kaynağını anayasadan alan yetkisine dayanan kararlarını uygulamışlardı.
***
Anayasanın “Egemenlik” başlığını taşıyan
6. maddesinin ikinci fıkrası: “Hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasa’dan almayan bir devlet yetkisini kullanamaz” der.
Bu maddedeki ifadeden açıkça anlaşılacağı üzere, hiçbir kimse kaynağını anayasadan alan bir devlet yetkisini kullandığı için suçlanamaz. Kaynağını anayasadan alan bir yetkinin kullanılması veya böyle bir organın kararının yerine getirilmesi suç oluşturamaz.
Daha gerekçeli kararı görmeden önce, genel olarak söylenebilecek olan husus şudur:
28 Şubat davasına konu olan eylemler, anayasanın 118. maddesinde öngörülen ve yetkileri de belirlenen Milli Güvenlik Kurulu’nda usulüne ve anayasaya uygun olarak alınan kararlar doğrultusunda...