Pkk'nın türk siyasetine etkileri
Abdullah Öcalan’ın Kenya’da yakalanıp getirilmesi başlangıçta Türk güvenlik güçlerinin büyük başarısı olarak sunulmuştu. Hepimiz “Müthiş operasyon” başlıkları...
Abdullah Öcalan’ın Kenya’da yakalanıp getirilmesi başlangıçta Türk güvenlik güçlerinin büyük başarısı olarak sunulmuştu. Hepimiz “Müthiş operasyon” başlıkları atıyorduk. Borsa bile rekor üstüne rekor kırıyordu. İktidarda Bülent Ecevit’in “Hülle” hükümeti vardı.
Sonra ANAP’lılar bir baktılar ki, bu gelişme Ecevit’e ve MHP’ye yarayacak. Bir anda söylem değişti. ANAP’a yakın kalemlere, “Aslında, Öcalan’ı Amerikalılar yakaladı. Biz sadece gittik aldık” yazdırmaya başladılar. Bu doğrultuda kitaplar da yazıldı, köşe yazıları da.
Ama sonuç değişmedi. Ecevit büyük oranda oyunu artırmıştı. MHP’de hayli sebeplenmişti bu durumdan. Halk için önemli olan “Terörist başı Öcalan”ın yakalanmasıydı. (O zamanlar Genel Kurmay’dan ‘Rica’ gelmişti. ‘PKK terör örgütü lideri’ denmeyecekti. ‘Lider’ lafı olumlulama öğeleri taşıyordu. Onun yerine ‘Terörist başı’ kullanılması daha uygundu.) Abdullah Öcalan ve onu Kenya’da yakalayan Amerika, Türk siyasetini etkilemişti. Hem de derinden. Bu gelişme yıllar sonra AK Parti’nin de önünü açan olayları tetiklemişti bir anlamda. Çünkü bu gazla kurulan koalisyon hükümeti öngörülerinin aksine müthiş başarısız olmuştu. Koalisyonlara tepki yoğunlaşmıştı. Halk yeni bir umut olarak gördüğü AK Parti’ye yönelmişti.