Arkadaş, siz bizimle neden savaşıyorsunuz?..
Oysa, bugün sokakları, meydanları doldurmuş hepimiz barış yüklü bir dünya için yola çıkmıştık... Demokrasimizi geliştirecek, 50 yıl önce yapılmış olması gereken alt yapı...
Oysa, bugün sokakları, meydanları doldurmuş hepimiz barış yüklü bir dünya için yola çıkmıştık...
Demokrasimizi geliştirecek, 50 yıl önce yapılmış olması gereken alt yapı yatırımlarımızı tamamlayacak, ekonomimizi güçlendirecek, bunu yaparken çevremizdeki ulusların hiçbirinin ekmeğine el uzatmayacak, her işi kazan-kazan formülüyle gerçekleştirip birlikte büyümenin yollarını arayacaktık...
Okullarımız çoğalacak, gençlerimiz donanımlı olacak, torunlarımızı kuşkusuz, bizim onları yetiştirdiğimizden daha iyi yetiştireceklerdi...
Bilim insanlarımız insanlığın ortak gelişiminde yer alacak, bizler, onların yaptıklarıyla gurur duyacaktık...
Bizler, aslında basit insanlarız, yaşam ufkumuzda ailelerimiz, evlatlarımız önemlidir, kendi yağımızla kavrulur giderken de iyi işler yaparız...
Bu nedenle bizlere sakin güç derler... Kredi kartımızın asgari tutarını yatırmayıp, tuttuğumuz futbol takımının formasını alacak kadar çocuğuzdur...
Saygılıyızdır... Cuma namazlarında camileri de doldururuz, şehir merkezlerimizdeki içkili lokantaları da... Kimse kimseye yan bakmaz, ama hepimiz kul hakkından, haram lokmadan korkarız...
Hesaba-kitaba gelmeyen enteresan bir milletizdir, bu nedenle öngörülemeyiz... Ayranımızın nerede kabaracağı belli olmaz, aramızdaki tüm ayrılık-gayrılıkları bir anda rafa kaldırıp tek hedefte birleşmemiz bundandır...
Sanmayın ki, kendimizi tüm uluslardan üstün görürüz, hayır, tam aksine, kibirden nefret eder, kendimizi de sürekli eleştirir, yaptığımız onca işe rağmen, hala adam olmayacağımıza inanırız...
Herkesi kendimiz gibi gördüğümüz için tarih boyunca kolay aldatıldık, aklımız, o kadar derin komplolara, kumpaslara, kötülüklere pek ermez... Meseleyi çoğu kez başımıza geldiğinde anlarız...
Kolay dağılır, kolay toplanırız...