ABD, hikâye uyduruyor; ya bizimkiler?
New York Times gazetesi, Kaşıkçı olayından dolayı Suudi Arabistan'ın suçlanmasının, gelecek ayın başında İran'a sert yaptırımlar planlayan ABD'nin stratejilerini tehlikeye attığına dair...
New York Times gazetesi, Kaşıkçı olayından dolayı Suudi Arabistan'ın suçlanmasının, gelecek ayın başında İran'a sert yaptırımlar planlayan ABD'nin stratejilerini tehlikeye attığına dair endişeler bulunduğunu yazdı.
Gazetenin görüşlerine yer verdiği uzmanlar, ABD ve Suudi Arabistan yönetimlerinin hedefinin "Kaşıkçı'nın ortadan kaybolmasında Suudi rolünü gazete başlıklarından çekerek tekrar İran'a odaklanmak" olduğunu söyledi.
Barack Obama'ya Beyaz Saray'da nükleer konularda danışmanlık yapan Gary Samore, "Muhammed bin Selman'ın, Kaşıkçı hakkında emir verdiğine dair haberlerle devam edemezler. Bu emir yanlış sonuçlandı ya da serseri bir operasyon gibi daha kabul edilebilir bir hikâye bulmak zorundalar" ifadelerini kullandı.
Trump da zaten hikâyeler uydurmaya başladı... Öyle ki, Selman'ın adamları tarafından işlenen vahşi cinayetle ilgili, "Belki serseri katiller Kaşıkçı'yı öldürmüş olabilir" diyebildi!
***
Burada her gazetecinin ilgilenmesi gereken bir ifade var! Amerikalı uzmanlar, dünyayı sarsan bir olayın makul bir hikâye uydurularak gazete başlıklarından çekilebileceğini söylüyor. Buradan ABD'de basın hürriyetinin ne durumda olduğu anlaşılıyor. Devletin istihbarat güçleri ve tarikatlar tarafından yönlendirilen ABD basını, hikâye uydurmak ve yayınlamakla görevli anlaşılan!