Hırsızlığın adı "Fetih okutmak"mış!
"Akıncı üssü davası" diye anılan davanın iddianamesi hakkında ilk izlenimlerimi paylaşmıştım. İddianamenin tümünü incelediğim zaman, her sanık hakkında çok titiz araştırma...
"Akıncı üssü davası" diye anılan davanın iddianamesi hakkında ilk izlenimlerimi paylaşmıştım. İddianamenin tümünü incelediğim zaman, her sanık hakkında çok titiz araştırma yapılmış olduğunu gördüm. Fakat şu var ki darbenin yapılacağı bilindiği halde neden önlenmediğine ilişkin en küçük bir çaba gösterilmemiş.
***
İddianame üzerinde ikinci incelemeyi yaparken, "Eğitim Alanı: Dershaneler, PDY Evleri (Işık Evleri) ve Öğrenci Yurtları" başlığı altında incelenen bölüm dikkatimi çekti:
"Örgütün önemli bir ayağını 'öğrenciler' oluşturmaktadır. Bu öğrenciler, toplumun çeşitli kesimlerinden özellikle de kırsal bölgelerden şehirlere gelen fakir aile çocuklarından oluşmaktadır. Bugün gelinen noktada; yıllardır her dile getirildiğinde reddedilmeye çalışılan ve tepki gösterilen; 'F. Gülen ve örgütünün amacı, açtıkları okulları sayesinde Türkiye'de ve çevre ülkelerde bir yönetici sınıfı oluşturmaktır' iddiasının doğrulandığı görülmüştür. Fetullah Gülen, Işık Evleri ile ilgili 'Geçmişte bu evlerin yaptığı vazifelerin bazılarını medrese yapar, bazılarını zaviye yapardı.' demiştir.
1-Örgütle ilk karşılaşmalar genellikle dershanelerde ya da benzeri eğitim kurumlarında olmaktadır.
2-Temas sağlanan öğrenciler, abilerin sorumlu oldukları evlere dağıtılmaktadır.
3-Öğrenciler belirli bir okula yerleştirilmek isteniyorsa, sınavlara birkaç ay kala gruplar halinde farklı yurtlara çıkarılmaktadır. Bu gruplar, daha sonra daha küçük gruplara ayrılmaktadır.
4-Her öğrenciye 'kod' adı verilmektedir. 'Paralel Devlet' dediğimiz yapılanma içerisinde, aslında bölgesinden birimlerine kadar herkes 'kod' adı kullanmıştır.
5-Mülki idare, Emniyet, TSK ve Yargı gibi stratejik kurumlar için hazırlanacak öğrenciler, daha özel şartlarda seçilip, özel şartlarda hazırlanmaktadır. Bunlar özellikle 'dörder kişilik gruplar' halinde hazırlanmakta ve bunların mümkün olduğunca diğerleriyle teması sınırlanmaktadır. Bunlara 'hücre tipi' yapılanma modeli uygulanmakta; askeri okullara, Polis Akademisi ve Polis Koleji'ne sokulacak öğrenciler, kesinlikle kendi dershanelerine gerçek isimleri ile kayıt edilmemektedir. Bu öğrencilere sınav soruları sınavlardan önceden verilir.