İnönü'nün dediği gibi yeni bir dünya kuruluyor
ABD'yi ve dünyayı bugüne kadar yöneten Dış İlişkiler Konseyi (CFR), Trump'ın başkan seçilmesinden sonra sık sık başkanları Richard Haass'ın ağzından ABD tarafından korunan liberal ekonomiye dayalı...
ABD'yi ve dünyayı bugüne kadar yöneten Dış İlişkiler Konseyi (CFR), Trump'ın başkan seçilmesinden sonra sık sık başkanları Richard Haass'ın ağzından ABD tarafından korunan liberal ekonomiye dayalı dünya düzeninin sona erdiğini söylüyor.
Haass, Foreign Affairs için yazdığı "Bir dünya düzeni nasıl sona erer? Ve yerine ne gelir?" başlıklı makalesinde özetle şöyle dedi:
*"İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan düzen, Soğuk Savaş dengesinin yanında işleyen bir liberalizme dayandı. Demokrasiler, bu çabaların ana katılımcısı oldu. Bu ülkeler, ilişkileri güçlendirmek için yardım ve ticareti kullandı ve hem ülke içinde hem de ülkeler arasında hukukun üstünlüğüne saygı duyulmasını sağladı. Serbest ticaret, ekonomik büyümenin bir motoru olarak ülkeleri birbirine bağladı ve Dolar fiili küresel para olarak kabul edildi.
* Birleşmiş Milletler, Güvenlik Konseyi, beş büyük daimi üyesi ve dönen bir üyelik için ilave koltuklar ile uluslararası ilişkileri yönetti. Bu ikili yapı ABD'nin çıkarlarına hizmet etti. Her ne kadar Rusya, NATO'ya karşı doğrudan bir askerî saldırıdan kaçınsa da, bununla birlikte, statükoyu bozmak için artan bir isteklilik gösterdi. 2008'den bu yana Gürcistan'da, 2014'ten beri Ukrayna'da güç kullanması ve Suriye'de askerî müdahalede bulunması, ABD ve Avrupa'daki seçim sonuçlarını etkilemeye çalışması... Bunların hepsi eski düzenin reddini temsil eder.
* Diğer taraftan liberal düzen, kendi bozulma belirtilerini de sergiliyor. Otoriterlik sadece Çin ve Rusya gibi bariz yerlerde değil, aynı zamanda Filipinler, Türkiye ve Doğu Avrupa'da da artmaktadır.
* Çin'in yükselişi, düzenin önemli yönlerini reddeden birkaç orta gücün özellikle İran ve Kuzey Kore'nin ve uyuşturucu kartellerinden terörist ağlara kadar devlet dışı aktörlerin ortaya çıkışı ciddi bir tehdit oluşturuyor.