İsrail'in hedefleri ve Iğdır'ın satılması!
Washington Post gazetesinde Robert Kagan, "İsrail ve liberal düzenin çöküşü" başlıklı yazısında, 17 Eylül'de erken seçime gidecek olan ülke için, "Liberal dünya düzeni ile liberal karşıtı...
Washington Post gazetesinde Robert Kagan, "İsrail ve liberal düzenin çöküşü" başlıklı yazısında, 17 Eylül'de erken seçime gidecek olan ülke için, "Liberal dünya düzeni ile liberal karşıtı milliyetçi ve otoriterler arasındaki artan çatışmada, İsrail hangi tarafta olmak istiyor?" sorusunu sordu.
Kagan, "İsrail Başbakanı Netanyahu'nun, liberalizme açıkça karşı duran Macaristan Başbakanı Viktor Orban ve Polonya'nın Yahudi soykırımındaki rolünün kamuoyunda tartışılmasını yasaklayan iktidardaki Hukuk ve Adalet partisiyle yakın ilişkiler kurmaya çalışması, Brezilya'nın sağcı milliyetçi lideri Jair Bolsonaro'yu sıcak bir şekilde kucaklaması; bir zamanlar Adolf Hitler'e benzetilen Filipinler Cumhurbaşkanı Rodrigo Duterte'i ziyaret etmesi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ilişkileri canlandırmak için sürekli çalışması, Hayfa limanını yönetmek için Çinli bir devlet şirketine 25 yıllık bir sözleşme önermesi, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan'ın otoriter yönetimlerini desteklemenin yanı sıra Mısır'daki askeri diktatörlüğe sürekli olarak güçlü destek sağlaması"nı hatırlattı ve "Tüm bu yeni ortaklar arasındaki ortak payda liberalizme ve liberal dünya düzenine düşmanlıktır" tespitinde bulundu..
***
Robert Kagan, özetle şu görüşleri öne sürdü:
*"İsrail, daha önce sahip olmadığı seçeneklerle karşı karşıya... İsrail'in kuruluşunun ve hayatta kalmasının liberal dünya düzeninin başarısına ve ABD'nin desteğine bağlı olduğunu unutanlar var. Gerçek şu ki Yahudi devleti, ABD olmadan doğup hayatta kalamazdı.
*ABD, önemli zamanlarda Siyonistlere kritik destek sağladı. Cumhurbaşkanı Harry S. Truman, defalarca İngilizleri Filistin'i 100.000 Avrupalı Yahudi'ye açmaya zorladı. Bölünmeyi destekledi ve ABD ilanından 11 dakika sonra İsrail'in bağımsızlığını tanıdı.