"Meclis'te bira içtiler" de diyebilirlerdi?
Millî Eğitim müfredatından Atatürk'ün Türkiye için ne anlam ifade ettiğine dair bütün tarihi değerlendirmeler çıkarılırken, yasama yürütme ve yargı erkinin bir kişiye teslim edilmesine dair...
Millî Eğitim müfredatından Atatürk'ün Türkiye için ne anlam ifade ettiğine dair bütün tarihi değerlendirmeler çıkarılırken, yasama yürütme ve yargı erkinin bir kişiye teslim edilmesine dair "Anayasa'ya aykırı Anayasa değişiklikleri" tek tek oylanarak kabul ediliyor.
Oysa Anayasa'nın 6'ncı maddesine göre millî egemenlik kişiye, zümreye veya bir sınıfa bırakılamaz. Değişiklikler Meclis'ten ve halkın onayından geçerse, maddeleri birbiriyle çelişen ucube bir anayasa ortaya çıkacak.
***
AKP'nin Bursa Milletvekili İsmail Aydın da tam bu değişiklikler kabul edilirken Anayasa'nın ilk dört maddesinin de değiştirilebileceğini söylemesin mi?
MHP'deki homurdanmalar üzerine iki sıfatını da bırakarak Başkan Yardımcısı olmaya hazırlanan Binali Yıldırım, hemen kürsüye çıkarak "Anayasanın ilk 4 maddesi değiştirilmeyecek. Ucuz polemiklerden herkes uzak dursun. İlk dört maddenin değiştirilmesini teklif etmedik, edenlerle de işimiz olmaz" dedi!
Böylece değişikliklere kabul oyu vermekte olan MHP'li milletvekillerinin kaldıkları yerden evet oyu kullanmaya devam etmesi sağlandı!
***
Yıldırım, ayrıca "Meclis'te binbir entrikayla, kaba kuvvet kullanarak, vekillerin ayaklarını ısırarak, yumruklarını vurarak her türlü barbarlığı yapanlar bilsin ki, millet sandıkta bunun cevabını en iyi şekilde verecektir" gibi ifadeler de kullandı.
Şu ısırma konusunu, "camide bira içtiler" yalanına çevirmeyi başardılar. Bir insan, başka bir insanın kaval kemiğini istese de ısıramaz! Kabuk bağlamış bir çarpma yarasını, "beni ısırdılar" diye gösteren milletvekili, bunu kendisine yakıştırdı da Başbakan mevkiinde bulunan bir insan böyle akıl dışı bir iddiayı tekrarlar mı?
Fakat bu tartışmalar asıl meselenin konuşulmasını önlemeye yarıyor!