Bir sağlık skandalı
Hemen her gün sağlıkta skandalı okurduk... İnsanın başına gelmeyince meselenin vahametini anlayamıyorsunuz. Bizimki o an için hayatî değil; ama neticesi itibarıyla hayatî.Bir yakınımın tedavisi...
Hemen her gün sağlıkta skandalı okurduk... İnsanın başına gelmeyince meselenin vahametini anlayamıyorsunuz. Bizimki o an için hayatî değil; ama neticesi itibarıyla hayatî.Bir yakınımın tedavisi sürüyor. Değişik dallarda zaman zaman muayene oluyor. Daha çok İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ne gidiyor. Maksat tedavi bir yerde sürsün.Bir hekim sağlık meselesinde hiçbir ayırım yapamaz; insanlık esastır. IŞİD'li de gelse, PKK'lı da gelse tedavi etmek zorunda... Bir suçları varsa, ceza, mahkemelerde verilir. Cezalandırmak doktorun işi değildir.Biz bu köşede, hemen her gün haksızlıklara karşı mücadele ediyoruz. Başımıza geleni yazmazsam, bir örnek göstermezsem olmaz.Biliyorsunuz üniversite hastanelerinde doktorlardan randevu almak bir mesele... Birkaç gün takip ettik. Sonunda, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nin Genel Cerrahi Bölümü'nde, Prof. Dr. İhsan Taşçı'nın bir uygun saatini yakaladık. Biliyorsunuz, üniversitede öğretim üyeleri ücretli. Tarih 23 Kasım 2017, saat 13:48.Randevu, dakikası bile hesap edilerek veriliyor. Ne kadar dakikler diye düşünüyorsunuz.Devlet bu sistemi kurarken, yığılmaların, zaman kaybının önüne geçmek istemiş.Yakınım hanım erken gitti. Diğer bölümlerden raporları falan alacak. İşlemler uzayabilir... Bir de "öğle tatilindeyiz." demesinler.Ben de sonra dakikası dakikasına yetiştim.Prof. Dr. İhsan Taşçı'nın katına geçtik. Önce kayıt yapılması gerek. Gişedeki görevli telefonla konuşuyor. Sabırla bekledik. Adam telefonu kapattıktan sonra "İşleme 14:00'ten sonra başlayacağım." demesin mi?! Saat belli. Olur mu öyle şey! Neyse işlem yapıldı. Barkod alacağız, vezneye para ödeyeceğiz. İki ayrı gişeye daha gidiyoruz. Her iki gişede de telefonla konuşuyorlar. İşlemler bu arada tek parmakla yavaş yavaş yapılıyor.5-10 dakika gecikme olabilir. Bekliyoruz. Her ihtimale karşı yanıma kitap almıştım. Kitabı açtım. Ama vakit geçiyor. İlk uğradığımız görevli ara ara şifreli kapıdan girip çıkıyor. Ona sorduk: "Neden muayene başlamıyor?" "Hoca, bir başka hocayla sohbet ediyor." demesin mi?! Koridor girişi şifreli olmasa, gidip kapısını tıklatacağız. Asistanı çıktı. Ona da söyledik. "İçeri alacağız." dedi. Bir saat oldu. Sonunda koridora girdik. Meğer sohbet ettiği hoca, bir hanıma aracı olmuş. Kapı ağzında da en az 5 dakika daha konuştular.Uzatmayayım. Hocayla odasına girerken, "Randevu 13:48'deydi. Bir saat geciktiniz." dedim. İhsan Taşçı, "Kusura bakmayın." diyeceğine, "Ben bu gerilimle muayene edemem. Paranızı geri ödeyelim." dedi. Peki dedik ve çıktık. Bu ödeme de ayrı bir hikâye... Oradan oraya dolaşıyorsunuz.Kabul edilebilir bir durum değil. Sağlık Bakanlığı'nın talimatnamelerinde "Muayene geciktirilemez." diye yazar. Tabiî dekanlığa şikâyet dilekçesi verdik. Ayrıca Tabipler Odası'yla da görüşeceğiz. Belki mahkeme kapısını da çalacağız. İş nereye varırsa, netice alana kadar devam edeceğiz. Yakınım hasta zaten hukukçu; hâdiseyi takip edecek.Ya hasta o sıra krize girseydi... Nitekim o gerilimle, bütün gün rahatsızlandı.Sözde durmama, sağlıkla oynama, görevi ihmal ve zamandan çalma fiilleri işlenmiştir.Kimsenin, halkımızı "koyun" görmesine izin vermemeliyiz. Haksızlığa uğrayan muhakkak hakkını aramalıdır.