En ağır şartlarda referandum!

Yeni anayasalar olağanüstü şartlarda hazırlanıp halkoyuna sunulmuştur. 1961 Anayasası da, 1982 Anayasası da öyle... Ya başkanlık sistemini/rejimini getirecek olan 18 maddelik değişiklik? Hangi şartlarda referanduma...

Yeni anayasalar olağanüstü şartlarda hazırlanıp halkoyuna sunulmuştur. 1961 Anayasası da, 1982 Anayasası da öyle... Ya başkanlık sistemini/rejimini getirecek olan 18 maddelik değişiklik? Hangi şartlarda referanduma götürülüyor? İnanın darbe dönemlerinden daha ağır şartlarda.Türkiye'de başkanlık sistemi tartışması zaman zaman alevlenmiştir. Liberal Düşünce dergisi, 1996'da, bir sayısını başkanlık sistemine ayırmıştır.Bu dergide, sonra profesör olacak iki doçentin makalesi dikkat çekiyor: Mustafa Erdoğan ve Burhan Kuzu.  İkisinin makalesi de aynı neticeye varıyor: Başkanlık sistemi demek en sert kuvvetler ayrılığı demektir!Aynı neticeye varan iki hoca, şimdi iki ayrı uçta. Bahsetmiştim... Burhan Hoca Saray'da, Mustafa Hoca Saray'ın çok çok uzağında.Mustafa Erdoğan, Başkanlık sisteminin  "kuvvetler ayrılığı"na ABD'nin "başkanlık-federatif sistemi"ni örnek verir ve ABD anayasasının fikir babalarından Thomas Jefferson'un bir sözünü aktarır: "Bizim uğrunda mücadele ettiğimiz hükümet seçimli bir despotizm olmayıp, öz­gürlük ilkelerine dayanmanın yanında, aynı zamanda güçlerin farklı organlar arasında bö­lünmesini ve dengelenmesini öngören bir hükümet idi; öyle ki, (bu organların) her biri di­ğerleri tarafından fiilen dengelenip kısıtlanmalı ve kendi hukuki sınırlarını aşmamalıdır.'" (Mustafa Erdoğan, "Başkanlık Sistemini Doğru Tartışmak", Liberal Düşünce, S. 2, Bahar 1996). "Saray'daki" Burhan Kuzu, 1996'da, başkanlık sisteminde, kuvvetler ayrılığının, parlamenter sisteme göre daha sert olduğunu vurgular:"Yürütme ve Yasama organlarına birbir­lerinin taşkınlık eğilimlerini önleyecek yetki­ler verilmiştir. Kuvvetler parlamenter sistemin aksine yumuşak olarak değil, sert bir şekilde ayrılmıştır. Birbirinin yetki sahası sert çizgi­lerle belirtilmiş yasama organı, yürütme orga­nını düşüremediği gibi yürütme organının da yasama organını fesih yetkisi yoktur. Buna karşılık kuvvetler arasında kurulan kontrol sayesinde organların mevcudiyetleri tehlikeye girmemektedir." (Burhan Kuzu, "Türkiye için Başkanlık Sistemi -I-", aynı dergi).Görüldüğü gibi, Ak Parti'nin kurucularından eski Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, özellikle kuvvetler ayrılığı üzerinde durmuştur. Daha sonra başkanlıkla ilgili yazdığı kitabında da kuvvetler ayrılığının olmadığı başkanlık sisteminin, başka bir şey olduğunu söyler. O "başka bir şey"i, ister istemez "diktatörlük" diye anlıyoruz.Burhan Kuzu'nun, aynı makalesinde, 1961 ve 1982 anayasalarının halk oyuna sunuluşuna dair değerlendirmesi de, bugüne ışık tutacak niteliktedir:

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Atatürk milliyetçidir 04 Şubat 2021 | 185 Okunma Sen kimin uşağısın?! 03 Şubat 2021 | 609 Okunma Tuğrul Bey ne dedi, fırsatçılar ne anladı? 02 Şubat 2021 | 274 Okunma Milliyetçiliğin azgını nasıl olur? 01 Şubat 2021 | 339 Okunma Eğer Saray, isterse CHP'yi susturabilir 31 Ocak 2021 | 609 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar