Gökalp 'Türkçe ezan' derken neyi kastetti?
Üç gün önce, Cumhuriyet'e zemin hazırlayan fikirler üreten Ziya Gökalp'in 94. ölüm yıldönümüydü. Yarın Cumhuriyet'in kuruluşunun 95. yılı. Bir havaalanının açılışı...
Üç gün önce, Cumhuriyet'e zemin hazırlayan fikirler üreten Ziya Gökalp'in 94. ölüm yıldönümüydü. Yarın Cumhuriyet'in kuruluşunun 95. yılı. Bir havaalanının açılışı bahanesiyle ilk defa kutlama töreni "Osmanlı'nın payitahtı" İstanbul'da yapılacak. (Belki de siyasî dengeyi tutturmak için, havaalanına Mustafa Kemal'in isminin verildiği açıklanacak. İnşallah ağızlarından "Mustafa Kemal" diyecekken, "Mustafa Sabri" çıkmaz! Şuuraltlarında yatan isim odur çünkü!)
Havaalanın açılışını Cumhuriyet'in kuruluşuna hususiyetle getirdiler. Arzuları, "Bu büyük eseri Cumhuriyetimizin kuruluşunda açıyoruz." demek değildir; Cumhuriyet'in kuruluşu kutlamasını, bu törenle aradan çıkarmaktır. Havaalanı, başka gün açılsa ne olacaktı! İşçiler ezile ezile bir havaalanı yapılmış; nice canlar gitmiş; geliyorsunuz, Cumhuriyet'in kuruluşunu bir havaalanı inşaatı çukuruna gömüyorsunuz!
"Cumhuriyet" ile "Andımız" arasında bağ kuruluyor. "Yandaş" kalemler, "Andımız"ı yere batırmak için peş peşe yazılar yazıyorlar. Belli ki talimat gelmiş.
"Andımız"ı, 2013'te, Abdullah Öcalan'la işbirliği ederek kaldırmışlardır. Şunu bir daha söyleyeyim: Böyle bir öğrenci andı fuzulî. Ne yazık ki, PKK'ya yol açmak için "Türk"ü hedefe koymuşlardır. Benim buğzum, öfkem bunadır! İsteselerdi zaman içinde sühûletle kaldırabilirlerdi.
İş dallanıp budaklanınca çıkış yolu bulmak için meseleyi "Andımız"ın ilk metnini yazan Reşit Galip'in icraatına ve onun Türkçe ezan talebine bağlıyorlar.
"Türkçe ezan" denince, birileri "Aha İslâm düşmanları!" diye parmak sallarlar. Ezan, Kur'ân'da yoktur. Daha önce yazdım, Vakti bilmek için münadiye duyulan ihtiyaçtan ortaya çıkmıştır. Sahabe talep etmiş, Hz. Peygamber de "Uygundur." buyurmuştur. Hepsi bu. Ezan bütün Müslümanların yerleşik ortak değeridir. Başka başka dillerde okunması tartışılır.