Hangi kitapta bu adalet!
Biz Kuzey Irak, Barzanî, Kerkük derken, 15 Temmuz'u ve ardından gelen 20 Temmuz'u (OHAL'i), ve sökün eden tutuklamaları, işten atmaları, ByLock'ları unuttuk.Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin İstanbul...
Biz Kuzey Irak, Barzanî, Kerkük derken, 15 Temmuz'u ve ardından gelen 20 Temmuz'u (OHAL'i), ve sökün eden tutuklamaları, işten atmaları, ByLock'ları unuttuk.Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin İstanbul İl Kongresi'nde öyle sözler etti ki, ister istemez bizi unutulanlara döndürdü.T. Karamollaoğlu, "Adalet rafa kalktı." Diyor:"Artık kimse adaletten doğru dürüst bahsedemiyor. Adalet mekanizması da maalesef hükûmetin ağzına bakıyor, Sayın Cumhurbaşkanı'nın ağzına bakıyor. Adalet, iktidar mensuplarını önüne getirip diz çöktürecek güçte olmalı. Devlet adalet üzerine inşa edilir. Adalet kâmil manada tecellî ederse adalettir. Siz adaleti kâmil manada sağlayamazsanız bunun alternatifi zulümdür." T. Karamollaoğlu, şimdi hükûmet eden "İslâmcı" zevata yabancı değil; "ağabeyleri" olur!Erbakan'ın bidayetten refik-i râhı Temel Karamollaoğlu'nun, sözlerini tartarak konuştuğunu onu takip edenler dile getirirler.("Millî Görüşçü", "İslâmcı" deyince, dilim birden değişiveriyor! "Bidayet" dedim, "refik-i râh" dedim... Birincisi "başlangıç", ikincisi "yol arkadaşı" demek. Temel Bey'in sözündeki "kâmil", "tam"ı, ifade eder. "Tecellî" "belirme"dir. Şaşırtıcı olan, aslında, belli kesim dışında "İslâmcı" cenahta, "uydurukça"ya, damdan düşer gibi kelimeler icat etmeye müthiş bir temayül vardır.)Temel Karamollaoğlu, "Biz Mustafa Yaman kardeşimize yapılan muameleyi doğru bulmuyoruz." diyor. Bahsettiği zat avukat ve Saadet Partisi yöneticilerinden. ByLock'tan tutuklanmış. Ak Parti'nin destekçisi gazeteciler, M. Yaman'ın tutuklanmasından şaşkınlar. Hatta tutuklanmayı "kırılma noktası" görüyorlar. Yeni Şafak'ın serazad yazarı Yusuf Kaplan "Mustafa Yaman'ın tutuklanması kırılma noktası. İslâmî kesimleri birbirine düşürecekler. Basiret ve istişare şart." diyor."Basiret" ve "istişare"... Bile bile üzerlerine sütre çekilen iki kavram. Şu zamanda o kadar çok ihtiyacımız var ki... T. Karamollaoğlu, M. Yaman'ın meselesinden bahsederken bir bakıma hükûmeti "basiret"e ve "istişare"ye davet ediyor:"Efendim ByLock bulunmuş. ByLock'ta hangi noktalarda hatalar yapıldığını bilmeyen kalmadı. 'Herhangi bir telefonda ByLock bulduğunuz zaman bu o kişinin telefonunu ByLock üzerinden kullandığı anlamına gelmez' diyor ilim adamları. Ama ceza vermek isteyenlerin umurunda değil. 'Biz karar verdik kimin telefonunda ByLock çıktıysa biz hapse atarız' diyorlar. Bunu kâmil manada uygulasınlar; AK Parti'nin yüzde 60'ı hapse girer. Niye hapse girer diye bu kadar kesin söylüyorum. Çünkü FETÖ örgütünü makbul hâle bu arkadaşlarımız getirdi. Demediler mi onlardan referans almazsanız devlete giremezsiniz. Bugün bakan olanların internet sitelerine girdiğiniz zaman FETÖ'cülerden aldıkları tezkiye mektupları vardı. İşler değişti şimdi herkes suçlu."Temel Karamollaoğlu, her şeyi çok güzel özetlemiş...Hükûmet edenler! Takkenizi önünüze koyun ve düşünün! Darbeciler bir tarafa, binlerce insan neyle suçlandıkları bilmeden tutuklu. 150 bin dolayında insan işinden edilmiş. Bütün bunların ailesi, çoluğu çocuğu açlığa mahkûm.Hangi kitapta yazıyor böyle bir adalet!