Saray Hükûmeti- TBMM Hükûmeti
Yarın Cumhuriyet'in 96. yılı kutlanacak. Şu anda Mustafa Kemal'in kurduğu Cumhuriyet Ülkesi'nde değiliz. "Saray Hükûmeti Sistemi"ne geçtik. Adını da "Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi" koyduk.Şu...
Yarın Cumhuriyet'in 96. yılı kutlanacak. Şu anda Mustafa Kemal'in kurduğu Cumhuriyet Ülkesi'nde değiliz. "Saray Hükûmeti Sistemi"ne geçtik. Adını da "Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi" koyduk.
Şu soruyu hiç sormadık: "Madem sistem 'Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi', neden parlamento var? Göstermelik duruma düşmüyor mu?"
"Göstermelik" kelimesinin altında "riya" yatar, "aldatma" yatar, "göz boyama" yatar. Ve... "fitne" yatar!
Batıda, birçok ülkede krallıklar kaldırılmamıştır. Krallıkların yetkileri de vardır. Ama değişmez cumhurbaşkanı gibi vazifedeler. Başbakanları tayin ediyorlar, parlamentolarından gelen kanunları imzalıyorlar. Tamamen demokratik temayüle uyuyorlar.
Bizde Millî Mücadele, hem yedi düvele karşı, hem yedi düvelin kuklası padişaha karşı verilmiştir. Batı sistemleriyle temel fark burada. Yani krallar "düşman"la işbirliği yapmamıştır. Bizim gibi hem içeride hem dışarıda mücadele verilen kaç ülke gösterebilirsiniz! Padişah, "Halife" unvanını da taşıyordu. Yine Halifelik bırakıldı ama Halife Abdülmecid rahat durmayınca, kaldırıldı. (M. Kemal, Nutuk'ta bu safhayı uzun uzun anlatır.)
Halife deyince öyle bildiğiniz, Hz. Ebubekir, Hz. Ömer benzeri bir halife akla gelmesin. İslâm ülkelerinde halifeliği bir şey zannedenlerin gönlü olsun diye bu makamın kalmasına izin verilmişti.