Saray'a mesaj mı?
Zalim, zulüm, mazlum, zulmet Arapçadan gelmedir. Aynı kökten kelimelerdir. "Zulmet" karanlık demektir. "Zalim" ve "zulmet" arasında bağ vardır. Bunların izahına girmeyeceğim. Şu zamanda zulmedenlerin kim/kimler olduğunu biliyorsunuz.
"Zalim" için Kur'ân'da ne dendiğine bakacağız. Sözü sonra Yüksek İstişare Kurulu (YİK) üyeliği verilerek Saray'a bağlanan Bülent Arınç'a getireceğim. (Arınç, "YİK üyeliğimden alacağım aylığın yarısını KHK mağdurlarına bağışlayacağım." demişti.)
Kur'an'da "zalim" ve "zulüm"e dair birçok ayet vardır. Bir ayeti alacağım sadece:
"Ve lâ terkenû ile'l-lezîne zalemû fe-temessekumu'n-nâru..." ("Zalimlerin yanında olmayın (meyletmeyin); sonra ateş sizi de dokunur (sizi de yakar).") (Hud, 11/113).
Peygamber Efendimizin hadisleri de var.
Zamane "zalimleri" Kur'ân'da zulmetmenin karşılığını da, hadislerde zulmedenin yerini de bilirler.