Türk Dünyası: Siz varsanız, biz varız!
Ali Şîr Nevaî'nin eserleri üzerinde çalışan Prof. Dr. Vahit Türk, önceki gün teknolojinin sağladığı imkânla, görüntülü, Özbekistan Semerkand'da bir üniversitenin Nevayî...
Ali Şîr Nevaî'nin eserleri üzerinde çalışan Prof. Dr. Vahit Türk, önceki gün teknolojinin sağladığı imkânla, görüntülü, Özbekistan Semerkand'da bir üniversitenin Nevayî toplantısına katılır. Gerisini Vahit Türk'ten dinleyelim:
"Yalnız Özbekistan'ın değil; bütün Türklüğün, hatta bütün dünyanın incisi olarak gördüğüm Semerkand'ın bir üniversitesinde yapılan Nevayî toplantısına, kısa bir süreliğine de olsa katılma imkânı buldum. Dersim olduğu için ayrılmak zorunda kaldığımı bildirince toplantıyı düzenleyenlerden Özbekistanlı bir değerli bilgin toplantıya katıldığım için teşekkür ettikten sonra öyle bir cümle kurdu ve öyle ağır bir yük yükledi ki kalk altından kalkabilirsen. Özbek bilgin Temir Bek'in dört kelimelik bu kısa cümlesi bütün Türklüğün sloganı olacak bir cümle idi: 'Siz varsanız, biz varız'…"
Ben de Özbekistan'da epey kaldım. İlim çevreleriyle sık görüştüm. "Türklük" şuurunun nasıl sağlam zeminde yeşerdiğine şahit oldum.
(Kırımlı Gaspıralı İsmail'in (1851-1914) Türklüğün yeşermesinde rolü çok büyüktür. Bir daha rahmet okudum!)
Stalin'in "Sen Türklüğü uyandırıyorsun!" diye katlettiği ünlü şair Süleyman Çolpan (1897-1938) İstanbul'da çıkan Türk Yurdu dergisini ta Taşkent'te takip ediyordu. (Bunu yazan da İlhan Selçuk! Solun kulağına küpe olsun! Yüzbaşı Selahattin'in Romanı'nda geçer. Roman dediysem adı öyle konmuş. Yüzbaşı Selahattin'in hatıralarıdır. Ayrıca bkz. "İslâm Ordusu-Turan Ordusu" başlıklı yazımız.)
Ferdî çalışmalar, dernekçilik gayretleri bir noktaya kadar.