Gülmeden önce bir dur!

Bugün istiyorum ki önceden hakkında hiçbir bağlantı kuramadığım bir kök üzerinde durayım. Ül kökü üzerinde durmak istiyorum. Ül’ü gündemime almama sebep kelime ise gül, gülmek. ...

Bugün istiyorum ki önceden hakkında hiçbir bağlantı kuramadığım bir kök üzerinde durayım. Ül kökü üzerinde durmak istiyorum. Ül’ü gündemime almama sebep kelime ise gül, gülmek. Birinci gül Farsçaya ait denilir, fariside gul, goöl, guül arası şekillerde telaffuz edilir. Kafa karıştırmasın diye bir çiğçek olan gülü bir kenara koyup gülmek fiilinden hareket etmeyi tercih ediyorum. Neden kafa karıştırmasın diye belirtiyorum? Zira kelime kökünü kurcalamaya meraklı insanlar sık sık başka dilden dillerine geçen bir kelimeyi ya kendi dillerinin öz be öz kelimesi saymaya ya da kendi dillerinin kelimesi başka dillerin kelimesine benziyor diye öz be öz kelimelerinin başka dilden geldiğini savunmaya çok düşkün oluyorlar. Benim bu durumlarda tavrım temkinlilikten, hemen bir karara varmamaktan yana. Bir kelimenin başka bir dilden/başka bir dile geçip geçmediğini anlamamıza imkan sağlayabilecek sorgulamaları kelimeye uygulamaya çalışırım. Tabii bu başka dilin kelimesini kendi dilinin kelimesiymiş gibi sahiplenmeciliği milliyetçilik demeyeyim de ırkçılık olarak algılamaya yakın duruyorum. Kendi dilinin kelimesini başka dillere ait görme hastalığını ise eziklik, yabancılaşma; Ali Şeriati’nin sık kullandığı bir terimle söyleyelim, alinasyon olarak değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Abdullah, Allah’ın kolu demek olabilir mi? 29 Şubat 2020 | 129 Okunma Parçacı ciddiyetsizlik bütüncü boşvermiş 22 Şubat 2020 | 88 Okunma Kapı tapu yapı 15 Şubat 2020 | 131 Okunma Kapı ile tapu arasında bir irtibat yok m 08 Şubat 2020 | 160 Okunma Ramak kalmıştı ne demek? 01 Şubat 2020 | 140 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar