Sıtkımız sıyrılmadan
Geçen hafta sıkmak kelimesinin ilk iki sesinin sonuna gelen seslerle “sı” kökünün nerelere gidebildiğini yoklamak için ağırlıklı olarak Yaşar Çağbayır’ın sözlüğünden ve...
Geçen hafta sıkmak kelimesinin ilk iki sesinin sonuna gelen seslerle “sı” kökünün nerelere gidebildiğini yoklamak için ağırlıklı olarak Yaşar Çağbayır’ın sözlüğünden ve Tarama Sözlüğünden istifade etmiş, kullandığımız ve vaktinde kullandığımız bir kısım kelimelerimizi sıralamıştım. Bu sıraladığımız kelimelerin hepsini tekrar buraya sıralamayayım ama “sı-” kökünden sonra hangi sesler gelebilmiş kelimeye onu sıralayayım: ğ, k, n, r, y, z, b, ç, d, m, p, s, t, v seslerinin geldiğini gördük. Kendisinden en az kelime türeyen sesimiz ise “s” sesi. Aklınıza hemen gelebilecek olan sıska kelimesinin Arapça olduğunu görüyoruz. Bazı kelime köklerimiz ilginç ve insanı hayrete düşürücü bir şekilde çok az sesi yanına alabilirken bazı kelime köklerimiz onlarca sesi alabiliyor. “Sı-” kökünün 14 sesi yanına aldığını görüyoruz. Bilmediğimiz, unutulmuş kelimelerimiz var mıdır bilemiyorum ama Yaşar Çağbayır’ın 300 bin kelimelik Orhun Yazıtlarından Günümüze Türkiye Türkçesinin Söz Varlığı üst başlığını taşıyan Büyük Türkçe Sözlüğü bu konuda mevcut kelimelerimizin büyük çoğunluğunu, belki de yüzde 95’ini görebileceğimiz bir sözlük. Tabii kelime kökünün sonuna bir sesin geliyor olması, bize o sesin kelimeyi nereye taşıdığını görme imkanını da verebilmekte. Ama bunu yakalamak zihnimiz için sadece o sese ve anlamına bakarak değil, kökün sonuna gelen diğer seslerle oluşan diğer aynı kökten kelimeler arasındaki anlam farklarına bakarak biraz daha mümkün. Yani karşılaştırmalı olarak bakabildiğimizde o anlam farklarını ve sesin kelimeye kattığı yeni anlam hareketliliğini görebilmiş oluyoruz.