Hedef Medya Olmamalı
Birbirimize ne kadar kızsak da, hepimiz aynı gemideyiz. Batarsak birlikte, çıkarsak birlikte düze çıkacağız.Haliyle New York Times’da Türkiye’yi yerden yere vuran bir başyazı çıktığında...
Birbirimize ne kadar kızsak da, hepimiz aynı gemideyiz. Batarsak birlikte, çıkarsak birlikte düze çıkacağız.
Haliyle New York Times’da Türkiye’yi yerden yere vuran bir başyazı çıktığında, cümlelerin çoğuna katılsam da, içim buruluyor. Nihayetinde Türkiye’nin itibarı, hepimizi ilgilendiren bir konu. İktidara ne kadar kızsak da, ben bu ülkenin otoriterleşme veya baskıyla değil, birkaç yıl öncesine kadar olduğu gibi yükselen ekonomisi ve demokrasi deneyimiyle anılmasını isterim.
New York Times’a konu olan meselelerden biri, iktidarın seçim öncesi medyayı, daha doğrusu Doğan grubunu hedef alması. İfade özgürlüğü ve medyaya yönelik politikalar konusunda bu memlekette söylenebilecek her söz söylendi. Aynı görüşleri yinelememe gerek yok.
Ancak, yine de Türkiye’yi yönetenlerden, özellikle de şu anda sürücü koltuğunda olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan, medyaya öfkelendiği anlarda bile Türkiye’nin itibarını düşünerek daha yumuşak bir üslup kullanmasını, hatta medyayla polemiğe girmemesini rica ediyorum. Çünkü bu üslup, sadece o gazeteyi değil, her muhabir, her editör, her yazarı ürkütüyor, medyada bir korku atmosferi yaratıyor.
Erdoğan 2009’lara kadar böyle bir üslubu olmadığı için büyüdü. Bugün ise Ak Parti’nin gerilemesindeki en önemli neden, kamuoyunun gerilimden usanmış olması. Bu aşamadan sonra gerilim, Ak Parti’de oy kaybına neden olacaktır.
Biliyorum ki Cumhurbaşkanı’nın çevresindekiler ve kendisine yakın medya, sürekli bu kızgınlık psikolojisini pompalamakta. Bu durum eskiden böyle değildi. Benim Ankara’da yaşadığım ve Erdoğan hükümetini yakın takip ettiğim dönemde, etrafındaki insanlar, farklı profillerden gelir, gerektiğinde itirazlarını dile getirirdi.