Demirci Kawa’nın Newroz ateşi
Bugün Newroz. Hazar kıyılarının, Kafkaslar’ın, Doğu Akdeniz’in ama ille de Kürtlerin bayramı. “İlle de Kürtlerin” dedim. Çünkü Ön Asya’daki öteki halklar için Newroz baharı...
Bugün Newroz.
Hazar kıyılarının, Kafkaslar’ın, Doğu Akdeniz’in ama ille de Kürtlerin bayramı.
“İlle de Kürtlerin” dedim. Çünkü Ön Asya’daki öteki halklar için Newroz baharı muştular. Gülümsemeye başlayan güneş, buğular tüten toprak, buzlardan kurtulan sudur…
Ama Kürtler için bahar muştusundan öte bir anlamı, önemi ve değeri var: Özgürlük!..
O yüzden bilerek Newroz yazdım. Oysa biz Egeliler Nevruz deriz...
Kürt mitolojisine göre Mezopotamya’nın (Galiba Asur’un) zalim kralı Dehak boynunda iki yılan taşırmış. Yılanlarını çocuk beyniyle beslermiş. Her gün iki çocuğu öldürtüp beyinlerini yılanlarına yedirirmiş. İki Kürt, Dehak’ın saray mutfağına sızmayı başarmış. Kesilip beyinleri çıkarılacak çocuklardan birini saklayıp, yerine bir kuzu beyni koymaya başlamışlar. Kurtulan çocuğu da gizlice saraydan dışarı çıkarmışlar. Halk da o çocukları dağlara kaçırıp mağaralarda büyütmüş.
Yedi çocuğunun altısı Dehak’ın yılanlarına yem olan demirci Kawa, ateşinde kızıla döndürüp, örsünde dövüp, çifte su verip yaptığı keskin kılıçlarla gitgide büyüyen çocukları birer savaşçı olarak eğitmiş.
Bir 20 Mart günü Demirci Kawa önlüğünü çıkarıp bir dalın ucuna asıp bayrak yapmış, elinde çekici, ardında çifte su verdiği kılıçları kuşanmış savaşçı çocuklar dağlardan inip Dehak’ın sarayını basmışlar. Kawa çekici ile zalim Dehak’ın ve yılanlarının başlarını ezmiş. Mezopatomya halkları Dehak’ın zulmünden kurtulup özgürlüklerine kavuşmuşlar…
Ertesi gün, 21 Mart’ta da özgürlüğün bayramını ateşlerin üstünden atlayarak kutlamışlar.
Kürt mi...