Evet, Alkışlıyoruz…
Başlıktan belli oluyor: CHP’yi alkışlıyorum. Hayır, Kartal mitingiyle başlayan seçim kampanyasını, kedili trafo buluşu filan değil. Eh, henüz açıklanmayan ekonomik programı da...
Başlıktan belli oluyor: CHP’yi alkışlıyorum.
Hayır, Kartal mitingiyle başlayan seçim kampanyasını, kedili trafo buluşu filan değil.
Eh, henüz açıklanmayan ekonomik programı da alkışlamayacağımıza göre neyi alkışlıyoruz?
Milletvekili adaylarını belirlerken CHP’nin önseçim yöntemini yeğlemesini ve… Ve elbette kadınlara tanınan önceliği alkışlıyorum, alkışlamalıyız…
Osmanlı “Marifet iltifata tabidir” demiş.
Kemal Kılıçdaroğlu CHP’yi silkeledi, kan dolaşımını hızlandırdı, sımsıkı kapalı kapıların kilitlerini kırıp zorunluluk haline gelmiş kan değişiminin önünü açtı.
Bu marifettir ve iltifata tabidir…
***
Yıllardır, on yıllardır CHP’de “değişimi” hamamı aynen koruyup birkaç tellak değiştirmek sanan bir zihniyet egemendi. Sahiden de yaklaşık 35 yıllık bir dönem boyunca CHP (ad değişikliğinden öte farkı olmayan SHP) ekip değiştirdi, makyaj tazeledi, muhalefet etmeyi “Limon gibi sıktılar” cümleciği ile sınırladı, “Anadolu solu” etiketi altında ne kuş, ne deve, ne sol, ne sağ olan “ideolojik yenilenme atılımları”yla filan oyalandı, oyaladı…
Siyasal iktidara da ya uzaktan iç geçirerek baktı ya da çürük çarık ve ilkesiz koalisyonlarda daha da yıpranarak örümcek bağladı…