İpek Grubu’nun suçu
Salı günü İpek Grubu’na yönelik savcı talimatlı, yargıç icazetli polis baskını haberi ile başladı ve bütün gün aralıksız sürüp gitti. Benim bunu fark etmem biraz zaman aldı....
Salı günü İpek Grubu’na yönelik savcı talimatlı, yargıç icazetli polis baskını haberi ile başladı ve bütün gün aralıksız sürüp gitti.
Benim bunu fark etmem biraz zaman aldı. Epeydir yolumu Marmara Adası’ndan gazeteye düşürememiştim. Salı günü düşürdüm. Eski dostlarla, yeni kapı yoldaşları ile sohbetti, mavraydı, geyik muhabbetiydi, dedikoduydu derken kimi TV kanallarından “İpek Grubu’na yönelik baskınla ilgili ne düşünüyorsunuz” soruları art arda gelmeye başlayınca bende de jeton düştü.
Ama ağır ağır düştü. Jeton düşerken ne olup bittiğine göz attım ve itiraf ediyorum olan bitenin özünü hemen kaptıramadım. “Nihayet” dedim. “Epey gecikti ama olsun...Nihayet Bergama Ovası’nın yeraltı sularını yok eden, yaslandığı yamaçta tepeleridelen, düzleyen, güzelim Ege doğasının o kesiminde doğayı insafsızca ve geridönüşsüz tahrip eden altın madenini işletmekte, doğaya karşı bu amansız savaşıdevam ettirmekte kararlı İpek Grubu’na karşı operasyon başlamış...”
Az daha alkış tutacaktım. Ancak bir yandan da, “Ulan AKP iktidarından böyle bir duyarlılık beklemek ölü gözünden yaş beklemeye benzer. Acep ne oldu da böyle bir operasyon başlattılar? Kimin başına tuğla düştü de yıllardır cezasız kalan bu doğa suçuna karşı devlet gücünü harekete geçirdi” diye soruyordum.
Ardından bizim gazeteyi yayına hazırlayan medya amelesinin omuzu üstünden haberleri bu kez göz ucuyla değil enine boyuna okudum.
Düş kırıklığı...
Bergama’da üç kuruşluk altın uğruna doğayı tahrip suçu devam edecekmiş.
Ancak buna karşılık Beştepe sultanına biat etmeyen, rakip siyasi firma Cemaat’a yakın duran, sahip olduğu medya organlarında (gazete ve televizyonlar) AKP iktidarının marifetlerini sergileyen İpek Grubu’nun defterinin dürülmesi fermanı çıkmış; devletin zaptiyeleri de kolları sıvamışlar; İpek - Koza Grubu’nun holding binasını ve patron Akın İpek’in evini basıp kanıt aramaktalarmış. Üstelik polislerin elinde kapı gibi mahkeme kararı da var. O kararda “FETÖ’ye finansal destek sağlamak” gibi gerekçeler yer alıyor.