Reis bağımsız, öyleyse yargı da bağımsız
Yazı saati geldi çattı. Elimi çabuk tutmazsam yazıişlerindeki “belalılarım” telefona sarılır, “Abi bugün yazmıyor musun yoksa” diye dalga geçerek uyarırlar. İyi...
Yazı saati geldi çattı. Elimi çabuk tutmazsam yazıişlerindeki “belalılarım” telefona sarılır, “Abi bugün yazmıyor musun yoksa” diye dalga geçerek uyarırlar.
İyi de Kılıçdaroğlu henüz Dragos – Maltepe arasında son “kişisel” etabını yürüyor. Maltepe miting alanını doldu taştı, ama insan selleri hâlâ akıyor. Oysa Kılıçdaroğlu’nun söyleyecekleri önemli. Adalet Yürüyüşü’ne nokta koyup, yürüyüşü izlemesi gereken adalet, özgürlük ve demokrasi arayışının ipuçlarını verecek.
25 günde 25 yıldır alamadığı yolu alan CHP’de bir şeyler kıpırdadı. Bundan sonra Türk’üyle, Kürt’üyle, sosyalisti, işçisi, köylüsü “yurttaş gibi yurttaş”ı ile bir “Demokrasi, Adalet ve Özgürlük Cephesi”nin taşlarını döşemeye mi yönelecek, yoksa “Ekmeleddingiller”le ittifak mı arayacak?..
Göreceğiz.
Kadın ve erkek E-5 üstünden İstanbul’a akan yurttaş selleri herhalde “Yürüyüş bitti, miting tamamlandı. Haydi artık evli evine, köylü köyüne” diyeceklere boyun eğmeyecektir.
Göreceğiz.
***
Adalet Yürüyüşü’ydü, G20’lerin doruk toplantısıydı, AKP’nin Reis’inin basın toplantılarında, uçakta filan saçtığı inciler derken bir hukuk cinayeti yeterince ilgi görmedi, tepki yaratmadı.
Büyükada’daki bir otelde bir araya gelen, Türkiye’nin en etkili, en seçkin ve en “sivil” örgütlerinin temsilcileri “İnsan haklarını savunanları korumak için neler yapabiliriz” sorusuna cevap aramak için toplanmışlardı.
(Parantez açıyorum.