Saat gece yarısını vurduğunda...
Samanyolu galaksisindeki Güneş adlı yıldızın çevresinde dolanıp duran Dünya adlı gezegen bu gece yarısı saat 12’yi vurduğunda bir yıl önce bulunduğu yerden geçecek(miş)....
Samanyolu galaksisindeki Güneş adlı yıldızın çevresinde dolanıp duran Dünya adlı gezegen bu gece yarısı saat 12’yi vurduğunda bir yıl önce bulunduğu yerden geçecek(miş). Doğru mu bilmiyorum. Ben Galileo Galilei’nin ve onun ardılı gökbilimcilerin yalancısıyım.
O “an” sanıyorum durup dinlenmeden zamanı ölçen saatin de, dönüp duran gezegenimizin de pek umurunda olmayacak.
Benim olacak...
Gece yarısına 5-10 dakika kala Silivri mapushanesinin an a giriş kapısında olacağım. Nöbetçilere çaktırmadan o kapıdan süzülecek ve “hapishane içindekihapishaneler”den 9 numaralı olanın A1 bölümünün önüne gelip 5 ve 6 numaralı hücrelere dalacağım.
“Nasıl olur” filan diye sormayın. Bilmiyorum. Ama nasıl olsa bir yolunun bulunacağını biliyorum. Çünkü bu ülkede hapishaneden çıkmanın zor, hapishaneye girmenin ise pek kolay olduğunu biliyorum.
5 numaralı hücrede Can Dündar arkadaşım kalıyor; 6 numarada da Erdem Gül.
Anladınız.
Yeni yıla girilirken iki arkadaşımı bir hapishane hücresinde yalnız bırakmak istemiyorum.
70’li yıllarda bir yılbaşını bir mapushane koğuşunda geçirmişliğim var. Tam gece yarısı içmek üzere “pansuman için lazım” beyaz yalanı ile içeri soktuğumuz beyaz ispirtoya meyve suyu ekleyip gece yarısı içmek üzere yeni yıl kokteyli(!) hazırladığımızı ve ilk yudumda o berbat karışımı tükürüp yeni yılı bir bardak sade suyla karşıladığımızı da hatırlıyorum.