Valilere bir hal oldu…
Farkında mısınız, son dönemde bu ülkenin valilerine bir hal oldu. Yok. Bu cümle iyi olmadı. Düzeltiyorum. Son dönemde “Anladık bu zat vali. Peki ama neden vali” diye sordurtan valilerin sayısı...
Farkında mısınız, son dönemde bu ülkenin valilerine bir hal oldu.
Yok. Bu cümle iyi olmadı. Düzeltiyorum. Son dönemde “Anladık bu zat vali. Peki ama neden vali” diye sordurtan valilerin sayısı hızla artmakta.
İlkin Edirne’ye gidelim.
Biliyorum haber bayat. Günlerdir TV’ler ve sosyal medya tadını çıkarıyor. Olsun, iki satır da olsa yazmazsam çatlarım…
Anlaşılmıştır. Edirne Valisi’nden söz ediyorum. Hani bir yıl önce, yağıp gürleyip İsrail’in Mescid-i Aksa’da yediği haltlara kızıp “Burası sinagog olmayacak müzeolacak” diye boyunu, haddini ve yetkisini aşan demeçler veren, sonra da tükürdüğünü yalamak zorunda kalan Edirne Valisi Dursun Şahin’den…
Adam bu defa da tuttu Tarım Bakanlığı’nın köylerde hayvanların su içmesi için yaptırdığı yalakların (sıvat da deniyor) törenle açılışını yaptı.
Çimento ve demir bulan herkesin yapabileceği basitlikteki su yalaklarının açılış törenine çoğu kravatlı, hepsi takım elbiseli Edirne yüksek bürokrasisi tam takım katıldı, kurdele kesildi ve vali konuştu.
Ne mi dedi?
Buyrun: “Aslında bunun için buraya gelinmez. 13 tane sıvat için bir vali gitmez ama bu hayvanlara verilen değerin bir göstergesidir. Çünkü bir hayvanın kılı bile faydalı, sütü faydalı, dışkısından bile faydalanılıyor. Allah o kadar güzel yaratmış ki Hindular ne yapıyor, buna tapıyor, bu kadar yararlı olduğu için. Tapmak doğru değildir ama onların inancı öyle.”
İnanmadınız?
Valla billa aynen böyle konuştu…