Bir projenin çöküşü

Ekrem İmamoğlu çok genç yaşında “para her kapıyı açar” yanılgısına kapılmış. Nasıl kapılmasın ki? Babası basmış parayı, üniversite sınavını kazanamayan oğlunu Kıbrıs’ta bir okula kayıt ettirmiş, oradan 700 bin adayın önüne geçirerek oğlunu İstanbul Üniversitesi İşletme Bölümü’ne aldırmış. İmamoğlu siyaset yapmak istemiş, parası AK Parti’de işe yaramayınca CHP’ye yönelmiş. 2014 seçimlerinde Beylikdüzü Belediye Başkanı seçilmiş. Sonra Büyükşehir Belediye Başkanlığı. Yönettiği devasa bütçenin kendisini

https://w.soundcloud.com/player/?url=https%3A//api.soundcloud.com/trac

Ekrem İmamoğlu çok genç yaşında “para her kapıyı açar” yanılgısına kapılmış. Nasıl kapılmasın ki? Babası basmış parayı, üniversite sınavını kazanamayan oğlunu Kıbrıs’ta bir okula kayıt ettirmiş, oradan 700 bin adayın önüne geçirerek oğlunu İstanbul Üniversitesi İşletme Bölümü’ne aldırmış.

İmamoğlu siyaset yapmak istemiş, parası AK Parti’de işe yaramayınca CHP’ye yönelmiş.

2014 seçimlerinde Beylikdüzü Belediye Başkanı seçilmiş. Sonra Büyükşehir Belediye Başkanlığı. Yönettiği devasa bütçenin kendisini Cumhurbaşkanlığına da taşıyacağını düşünmüş, kesenin ağzını açmış. Para kuleleri, imar yolsuzluğu iddiaları, rüşvet, irtikap, oy desteği karşılığı terör örgütlerine para transferi söylentileri, CHP kurultaylarında delege satın alma dedikoduları ve daha niceleri. Kemal Kılıçdaroğlu’nun kurultayda kaybetmesini, Özgür Özel’in kazanmasını sağlamış. Kendisinden daha popüler olan Mansur Yavaş’ı saf dışı bırakmış. Tek aday olduğu önseçim tiyatrosuyla kendisini Cumhurbaşkanı ilan etmenin eşiğine kadar gelmiş.

Bir noktada paranın yeterli olmayacağını görmüş. Gazze soykırımının en sıcak anlarında İsrail Dışişleri Bakanı’nın desteğine mazhar olmuş. İsrail Olimpiyat Komitesi Başkanı’na “Ne olur gelin, güvenliğinizi ben sağlarım” diye yalvarmış. Avrupa ülkelerine “Ben sizdenim, sizinle uyumlu çalışırım” minvalinde şirinlikler yapmış.

Siyasetin doğasına aykırı bir proje, önceki gün yapılan operasyonla çöktü. İddialar yenilir yutulur gibi değil. İmamoğlu, paranın her kapıyı açamayacağını acı bir dersle öğrenecek gibi görünüyor. Baba parasıyla elde ettiği haksız diplomanın iptali gibi, cumhurbaşkanlığı hayalleri de suya düşüyor. Avrupa’nın Türkiye’deki yandaşlarına kol kanat gerecek dermanı yok; Siyonizm ise bir kez daha çuvalladı. Yüz milyarlarla ifade edilen çok pahalı proje, büyük bir gürültüyle çöktü, çöp oldu.

CHP’NİN GÖZÜ AYDIN

Cumhurbaşkanı Erdoğan rakibini devre dışı mı bıraktı? Hayır. Eğer CHP’nin seçim kazanacak potansiyeli varsa, bunu başka isimlerle de yapabilir. CHP içinden onlarca iyi aday çıkabilir. İmamoğlu’nun kazanabildiği bir vasatta, Mansur Yavaş da, Özgür Özel de, başkaları da aday olup kazanabilir.

Tam tersine, Erdoğan değil, CHP bir sorundan, hem de büyük bir sorundan kurtarıldı. CHP’nin üzerine karabasan gibi çöken mafyatik yapılanma dağıtıldı. Büyük miktarda paralarla esir alınan CHP adeta ipten alındı. Dayatmaya boyun eğmiş CHP rahatlatıldı. Hem Türkiye siyaseti hem de CHP tabii mecrasına çekildi. Normalleşme sağlandı.

Önce diplomanın iptali, sonra da yolsuzluk-terör operasyonu, en çok CHP’nin işine yaradı. Bakmayın siz “dostlar alışverişte görsün” açıklamalarına, CHP’nin içi kıpır kıpır. Nefes aldı. Sevinçten havalarda uçuyor.

DEM terör tasallutundan, CHP örgüt baskısından kurtarıldı. Dış güçlerin siyasete müdahalesinin önü kesiliyor. Türkiye siyaseti normalleşiyor.

ACELENİN SEBEBİ ANLAŞILDI

Seçime daha 3 yıl var ama İmamoğlu adaylığını ilan etmek üzereydi. Kemal Kılıçdaroğlu seçime sadece 3 ay kala, 6’lı masayı zar zor ikna ederek adaylığını açıklayabilmişken, İmamoğlu 3 yıl öncesinden, bütün ittifak bileşenlerini de “çantada keklik” görerek kendisini aday ilan edecekti. Bu acelenin sebebi de anlaşıldı. Heybedeki turpun büyüklüğünü İmamoğlu da görmüş. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı.

BU SOKAK ÇIKMAZ SOKAK

Büyük bir yükten kurtulmuş CHP, sokak çağrılarında ısrarcı olmayacaktır. Özellikle yolsuzluk ve terör dosyalarının detayları ortaya çıktıkça, yine sahte bir kahramana umut bağlamış olmanın hayal kırıklığı ve mahcubiyetiyle sokaklar tenhalaşacaktır. Yine de hatırlatalım: Gezi’de olduğu gibi, sokağı organize edecek Fetullahçı ajanlar, Fetullahçı polis ve savcılar, yabancı medya işbaşında değil. Ayrıca daha şimdiden sapkın flamalarıyla, terör paçavralarıyla sokaklara çıkanlar sağ seçmeni bir güzel konsolide edecektir. Yine de siz bilirsiniz, burası özgür bir ülke.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bir projenin çöküşü 21 Mart 2025 | 1.507 Okunma CHP’nin sırtındaki İmamoğlu yükü 17 Mart 2025 | 1.045 Okunma Şam Mutabakatı: Terörün sonu 14 Mart 2025 | 222 Okunma Devrimi korumak 10 Mart 2025 | 286 Okunma 10 soruda “Terörsüz Türkiye” 07 Mart 2025 | 197 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar
Close menu